Dikkat ediyorum da, nedense herkesi bir Vestel Manisa korkusu sarmış.. Neymiş zor maçmış.. Rakip tehlikeliymiş.. Aman çok dikkat edilmeliymiş.. Doğrusu böyle düşünenlere şaşırıp kalıyorum..
Allah aşkına Vestel, özellikle ikinci yarıda hangi deplasmandan galip gelmiş..
Kaç puan alabilmiş !
Aslında kadro olarak bakıldığında fena bir takım değil..
Ama sık teknik adam değişikliği, kötü yönetilmesi ve en son olarak takımın Levent Eriş'e emanet edilmesi, Vestel'in süper ligde kalışını zora soktu..
Hele Levent Eriş'in gelir gelmez takımın abisi sayılan Ümit'in sakatlandıktan sonra kulüpten uzaklaştırılma kararı alması, bana göre futbolcuların kendisine olan güvenini yitirmesine yol açtı..
Öyle sanıyorum ki, Vestel Manisa ve Levent Eriş, Ümit kararıyla çok yanlış yaptı.. Düşünün bir kere, takımın herşeyi sayılan abisi ve kaptanı olan bir futbolcu maçta sakatlanıyor ve ona sahip çıkılıp, oynamasa bile takımın başında kalıp arkadaşlarına destek olması isteneceğine, kapı dışarı ediliyor..
Bu gerçekten Vestel'in sonunu getirmiştir.. Elbette bu görüşümü belki kabul etmeyeceklerdir, ama futbolun içinde olan birisi olarak, Ümit olayı Vestel için bitişin başlangıcıdır demek zorundayım.. 6 DEPLASMANDAN 1 PUAN ALAN TAKIM Neyse, bu parantezi kapatalım ve çok ayrıntıya geçmeden, Vestelin sadece ligin ikinci yarısına oynadığı deplasman maçlarına göz atalım..
Ankaraspor'a 1-0, Galatasaray'a 6-3, Fenerbahçe'ye 4-1, Gençlerbirliği Oftaş'a 1-0 ve Bursaspor'a da yine aynı skorla mağlup olmuş..
Toplam 6 deplasmana çıkmış 5 tanesini kaybetmiş, sadece Trabzo'la 2-2 berabere kalmış..
Bu deplasmanlarda adeta gol ambarı olmuş ve kalesinde tam 15 gol görmüş.. Attığı sadece 6 gol..
Puanı ise BİR !
Evet evet, yanlış okumadınız.. 6 deplasmandan sadece BİR puan alabilmiş..
Şimdi bu takım Gaziantep'e geliyor ve herkes çekiniyor!
Oysa Vestel'i bırakın deplasmanda, kendi sahasında bile başarılı değil..
Bakın isterseniz, Vestel Manisa'nın yine ligin ikinci yarısında kendi evindeki maçlarına bir bakalım: ?
Kayserispor'a 1-0, Gençlerbirliği'ne 2-1, Ankaragücü yine aynı skorla 2-1 mağlup olmuş..Sivasspor ve İstanbul Büyükşehir Belediyespor'la 1-1 berabere kalmış.. Sadece iki galibiyeti var ve Denizlispor'u 3-2, Çaykur Rize'yi ise 2-1 mağlup etmiş..
Evet..
6 deplasman maçından sadece BİR puan almış, 7 iç saha maçından ise SEKİZ puan toplayabilmiş bir takımdan çekinmek ve korkmak, aslında kendine güvensizlikten başka birşey değildir..
İşte benim üzerinde durduğum tek nokta da o..
Yani GÜVENSİZLİK
Bunu kim aşıladı, bu düşünceyi kim yaşıyor ve başkalarına yaşatıyor, işte Gaziantepspor'un yumuşak karnı burada yatıyor..
Tekrar ediyorum, Vestel Manisa'nın korkulacak çekinilecek bir tarafı yoktur...
Eğer rakibin tüm olumsuzluklarına rağmen, hatta artık ununu elemiş, eleğini duvara asmış bir görüntüye girmiş iken, bu çekincenin sonu kaybetmekle neticelenirse, YUUHH ! olsun demek herkesin hakkı olsa gerek..

BOLU'YA MAÇA MI, TATİLE Mİ ? Gazetedeki haberi okuyunca şaşırdım doğrusu..
Büyükşehir Belediyespor Bolu maçına 3 gün önceden gitmiş..
Niye gitmiş..
????????????????????
3 gün önce gitmek için ne gibi gerekçeler sunulmuş..
????????????????????
Suat Kaya'yı severim, aynı zamanda beğenirim de..
Önümüzdeki sezon da Büyükşehir'de kalması gerektiğini düşünenlerdenim..
Ama bu kararı biraz tuhafıma gitti.. Tabii kendi kararıysa..
Eğer davet varsa, para yönlü bir sıkıntı yoksa, bu iş sponsor yönlü ise sözümü geri alıyorum arkadaşlar..
Ama bunun tam tersi bir durum söz konusuysa, o zaman bu tuhaflığı yazmak bize düşer..
Çünkü bu kulüp, hala Tahir Tekin Öztan yönetiminin bıraktığı borçlarla uğraşıp duruyor..
Kulubün eski başkanı yurt dışına çıkarken, gümrüğe takılıp saatlerce kapıda bekletiliyor..
Sayın Ünsal kardeşim, sen hesabını kitabını iyi yapan adamsın, mutlaka inandırıcı bir gerekçen vardır..