Türkçe konuşamayan, yazamayan Suriyeli çocuklar devlet okullarında sınıflara yerleştirildi. Ancak dil sorunu nedeniyle bu çocuklar hiçbir şey anlamazken, öğretmenler ise zor durumda kaldı. Şehrimizdeki okullara dağıtılan Suriyeli çocukların 1-2-3'üncü sınıflara dağıtılması şaşkınlık yarattı.Geçtiğimiz yıllarda kendi öğretmenleriyle, devlet okullarında, ders bitiminde eğitim-öğretim gören Suriyeli öğrenciler, bu yıl devlet okullarındaki örgün eğitime dahil edildi. Ancak, Suriyeli öğrencilerin çoğunun dilimizi konuşamaması, öğretmenleri ve okul idarecilerini çaresiz bıraktı. Eğitim Sen Gaziantep Şube Başkanı Ali Ersönmez, öğretmenlerden bu yönde ciddi anlamda şikayet aldıklarını belirterek, "Suriyeli öğrenciler bizim çocuklarımızla eğitim öğretim görecekse, bu aşamalı olarak yapılmalıydı. Önce bu öğrencilerin dil sorunu çözülmeliydi" dedi.DİL VE UYUM SORUNU VARSuriyeli öğrencilerin bu sene normal örgün eğitime dahil edildiğini, bizim öğrencilerimizle birlikte okuyacaklarını anlatan Ali Ersönmez, uyum sorununu giderecek çalışmalar yapılmadığı için sıkıntı yaşandığını söyledi. Ersönmez, "Geçen yıl Suriyelilere özgü okullar vardı. Kendi açtıkları okullar vardı. Ancak bu yıl bizim normal müfredatımıza, normal işleyişimize, normal derslerimize katılacaklar. İşleyiş böyle olacak. Bunun doğal olarak zorluk ve güçlükleri var. Herşeyden önce bu öğrencilerin eğitim hakkı mutlak surette sağlanmalıdır. Savaş koşullarından kaçıp Türkiye'ye sığınanların en iyi şekilde eğitim hakları sağlanmalıdır, bu imkan sunulmalıdır. Ancak sosyo- kültürel imkanları, ekonomik imkanları dil, gelenek görenekleri gözetilen bir eğitim sisteminin onları daha çok kolay geliştirmeye, onları daha çok eğitimde sonuca götürür diye düşünüyoruz. Suriyeli öğrencilerin eğitim sistemine dahil edilmeleri onlar açısından bir geriden geliş, bir verimsizlik, istenilen bir verimi yakalayamama, başarıyı hedefi yakalayamama sonucunu doğurabilir. Suriyeli öğrencilerden dolayı hem derslik sayıları artacaktır, hem de öğretmen ve öğrenci açısındanda bir iletişim, bir diyalog, bir paylaşım problemi eksikliği yaşanacaktır. Çünkü dil problemi var, sosyal kültürel farklılıklar var, eğitim sistemindeki uyuşmayan noktalar var. Sonuçta bu alışma ve uyum dönemleri sancılı geçecektir ve bu bizim öğrencilerimize de doğal olarak eğitimde ket vuracaktır. " dedi. ÖĞRETMENİN MOTİVASYONU DÜŞECEKSuriye'den gelen öğrencilerin eğitim imkanları sağlanırken, hem kendilerinin verim alacağı, gelişeceği hem de bulundukları ortamdaki diğer öğrencilerin eğitimden olumsuz etkilenmeyeceği bir sistem oluşturulması gerektiğini belirten Ersönmez, "Bir diğer problem öğretmen açısından yaşanacak güçlüktür. Öğretmende dilini bilmediği, kültürünü, kimliğini, birikimini, sosyal yönlerini bilmediği öğrencilerle karşılaşmış olacak ve bunlar üzerinde öğretmenin performasında, gücünde, enerjisinde, birikiminde ciddi anlamda kayıp yaşanacak motivasyonu da düşecektir."Eğitimde sancılı süreç olacaktır. Geçen sene bu çocuklar kendi öğretmenleriyle eğitim sistemi görüyorlardı. Belli okullarda ders bitiminde onlar devam ediyordu. Yine Gaziantep'te Suriyelilerin kendi açmış olduğu okullar vardı. Bu şekilde eğitim sistemi devam ediyordu. Ancak bu yıl bunlardan vazgeçildi. Bu sene tamamen bizim kendi eğitim ortamımıza dahil edildiler. Uyum sorunları var. Dil problemi var. Bu durum öğretmenlerde güç kaybı, motivasyonsuzluk hem de plan programsızlık yaratacaktır. Bizim yetişen öğretmenlerimiz Türkiye'deki öğrencilere göre yetişen öğretmenler. Öğretmenlerin ciddi anlamda sıkıntı yaşayacakları kesin. Dil ya da birlik anlaşma zemini sağlanmadığında bu durumda öğrenci ilgisi dikkati dağılıyor. Bu da eğitimde aksamaya, geriye ket vurma durumunun ortaya çıkmasına neden olacaktır" diye konuştu.CİDDİ ANLAMDA KAYGILIYIZSuriyeli öğrencilerin kendi dillerinden kendi kültürlerinden, kendi koşullarından oluşan bir yapılandırma oluşturulması gerektiğini ifade eden Ersönmez şöyle devam etti:" Bunun dünyada örnekleri var. Dil sorununu çözecek bir altyapı oluşturulmalıydı. Bunlar yapılmadan direk bir entegrasyonun, bir uyumun mümkünatı gözükmüyor. O zaman ne oluyor usulen Suriyeli öğrencilerimize eğitimden geçmiş oluyor. Bunların uyum sorununu giderecek hazırlık çalışmalarının planlaması yapılmalı, dille ilgili sorunlarının en aza indirilmesi gerekiyor. Ciddi anlamda kaygımız var. Hem o öğrenciler açısından, hem öğretmenlerimiz, hem de bizim öğrencilerimiz açısından sıkıntı var. Bize yansıyan bu konuda öğretmenlerden ciddi anlamda bir serzeniş alıyoruz. Ne yapacağız, ne edeceğiz, sınıfın kurgusu, düzeni bozuldu diye şikayet ediyorlar. Dille ilgili belli bir seviye belirlenip aşamalı bir şekilde entegrasyonun sağlanması verim açısından daha doğru bir sonuç olur diye düşünüyorum. Suriyeli öğrenciler dil öğrenip aşamalı geçiş yapılabilirdi. Özellikle denklik diye bir şey var." Meral KINACILAR