TOSYÖV Gaziantep Destekleme Derneği Başkanı Necati Binici, kentte KOBİ'lerin üvey evlat muammelesi gördüğünü, kaliteli üretim yapmalarına rağmen, mallarının satın alınmadığını iddia etti. Binici, resmi kurumların Gaziantepli üreticilerin mallarından faydalanmadığına da dikkat çekti ve dünya piyasasında kabul gören bu ürünlerin Gaziantep'te resmi kurumlarca saf dışı bırakıldığını söyleyerek, Sanayi ve Ticaret odası başkanlarına çağrıda bulundu.

Gaziantep'te KOBİ'lerin daha fazla desteklenmesini isteyen ve bu konuda düşündüren açıklamalar yapan Binici, başta vilayet olmak üzere Ticaret ve Sanayi Odalarına seslenerek "Ne olur bu KOBİ'lerin elinden tutun, KOBİ'leri satış yapacağı pazarlarla buluşturun Allah aşkına. Üretim yapsın, para kazansın ailesini geçindirsin, yeni tesisler kursun, katma değeri yüksek ürünler üretebilsin" dedi. Binici ayrıca şehirdeki yöneticileri de Gaziantep ürünleri kullanmaları konusunda duyarlı olmaya davet ederek, "Gaziantep'te üretim yapmak suç olmamalı. KOBİ'ler kendi ürünlerine belli standartlar üretebiliyorlarsa, rakipleriyle mücadele edebiliyorlarsa ve Gaziantep'ten yurt dışına ihracat yapıyorlarsa, bu ürünün Gaziantepli olmasını dezavantajlı kabul etmek, ikinci plana atmak haksızlıktır" dedi.

TOSYÖV'ÜN AMACI

TOSYÖV Gaziantep Destekleme Derneği Başkanı Necati Binici, Türkiye Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler ve Yöneticiler Vakfı'nın (TOSYÖV) uzun yıllardır örgütlenme çalışmalarına devam ettiğini belirtti. TOSYÖV'de ilk kurulduğundan bu yana mütevelli heyeti üyesi olduğunu belirten Necati Binici, "TOSYÖV vakfı adı altında değil de, destekleme dernekleri olarak örgütlenmeye karar verince bizde Gaziantep destekleme derneği başkanı olarak görev aldık. Gerek kredi garanti fonu, gerekse KOSGEB'le işbirliği yaparak yılda bir defa genişletilmiş iş dünyasını toplayan büyük toplantılar gerçekleştirdik. KOBİ'lere daha nasıl hizmet verebiliriz, destek olabiliriz maksadıyla faaliyet yürütülüyor. Almanya'da Kondrad Vakfıyla yakın temastayız. Onlardan sürekli destek alan bir kuruluşuz. TOSYÖV'ün amacı KOBİ'leri hak ettiği yere getirmek, bunu yaparken de tek başına değil. Kredi Garanti Fonu, Türk Teknoloji Vakfı, Bankalar Birliği de TOSYÖV'nın partneri." dedi.

ARA MALI ÜRETEN BİR SANAYİYİZ

Türkiye'nin en büyük sorununun katma değeri yüksek ürünler üretememesi olduğunu dile getiren Necati Binici, "Bizde iş yükü yoğunlukta. Ve ara malı üreten bir sanayi durumundayız. Oysa katma değeri yüksek ürünler üreterek, hem kar marjını artırabilir, hem teknolojik ürünler üreterek piyasaya daha fazla hakim olma şansına sahip olabiliriz. Ancak KOBİ'ler ne yazıkki ataerkil bir ilişkiyle, babadan görme, zanaatkarlık anlayışıyla süregelen işletmeler olarak kaldı. Aslında KOBİ'nin tarifi bu değil" diye konuştu.

KOSGEB İŞLEVİNİ TAM YAPMIYOR

'Türkiye'de geçmişten bugüne bakıldığında alınan mesafeler az değil ama yeterli değil' diyen Binici, "Ben gerek KOSGEB'in gerçek işlevini tam olarak yerine getirdiği kanaatinde olmadığımı, gerek Türk Teknoloji Vakfı'nın bu konuda yeterli olmadığını, gerekse TÜBİTAK'ın özellikle KOBİ'lerin dışındaki herkese yardım ettiğini, desteklediğini biliyorum. Asıl desteklenmesi gereken bugün istihdamın büyük kesimini oluşturan KOBİ'lerdir. Ama ne yazık ki KOBİ'lerin krediye ulaşılırlığı bile çok az bir rakam. Büyük sanayiye göre kredi rakamları çok geri sıralarda kalıyor. Bu da onların önünü açmasına engel oluyor" dedi.

GAZİANTEP'TE HAK ETTİĞİMİZ YERDE DEĞİLİZ

Gaziantep'te TÖSYOV'nın hakettiği yerde olmadığını, bunu itiraf ettiğini dile getiren Binici, "Çok daha ileride olabilirdi. Ancak üye yapacağınız zaman KOBİ'nin sizden beklentisi çok açık ve net. Nereden hangi krediyi kullanabilirsin, nereden hangi desteği alabilirsin. Gaziantep'te KOSGEB'in yaptığı hatalardan dolayı çok büyük darbe yedi KOBİ'ler. Hala da bu düzelmiş değil, düzeltilmeye çalışılıyor mu çalışılıyor, ama bu kadar uzun sürmemesi gerekirdi. Bugün KOSGEB'in verdiği destekler, son zamanlarda kalkınma ajanslarının verdiği destekler, bu noktada bir yarasına merhem olacak gibi ama KOBİ'ler şu anda sıkıntıda" dedi.

HEM IRAK, HEM SURİYE KOPTU

Gaziantep'te KOBİ'lerin neden sıkıntıda olduğunu anlatan Binici şunları söyledi:"KOBİ'lerin büyük bir kısmı pazar araştırması yaptırmadıkları için ve elde ettikleri bazı pazarlar üzerinde yoğunlaşarak üretim yapmaya başladıkları için bugün bunun dezavantajlarını yaşıyorlar. Bu pazarlardan en önemlisi de Irak. Irak'a giden ürünlerin büyük çoğunluğu Gaziantep menşeliydi. Bunun yanısıra burnumuzun dibindeki Suriye, Gaziantepli KOBİ'nin en önemli pazarlarından biriydi. Hem Suriye hem Irak koptu. Bu kopuş tek yönlü çalışan, yanlız Irak'a, yanlız Suriye'ye çalışan, üretim yapan KOBİ'lere inanılmaz bir sekte vurdu. Bazıları iç pazar şanslarını biraz dikkate aldıysa belki toparlayabilirler. Ama hele birde kredi kullandıysa bir açmazın içine girmesi kaçınılmazdır. Yeni pazarlar bulmak kaçınılmaz hale geldi. Ortadoğudan sonra alternatif pazarlar AB, ABD, Çin ve Güney Kore. Yeni bir pazar da Afrika. Ancak Afrika pazarına ulaşım çok zor" dedi.

GAZİANTEP YENİDEN HAREKETLENEBİLİR

KOBİ'lerin gerek Suriye pazarı, gerek Irak pazarını kaybetmede bir suçlarının olmadığını söyleyen Binici, "Burada gerek Irak, gerek Suriye'ye baktığınız zaman ben de bir KOBİ'yim, KOBİ'nin sahibinin, yöneticisinin Allah aşkına suçu ne diye soruyorum? Siyaseten verilmiş kararlar neticesinde bir Suriye, bizim elimizde olmadan uluslararası güçlerin ele geçirdiği bir Irak. Daha da ötesi Irak savaşından sonra ortaya çıkan, çok zayıflayan Irak bütçesi. Kürt bölgesine verilen pay da azalınca Kuzey Irak pazarı çöktü. Petrol fiyatları 100 dolarlardan 50 dolarlara düşünce sıkıntı daha da çoğaldı. İlk adımı Kürdistan bölgesi attı. Irak'tan bağımsız, merkezi hükümetten bağımsız, petrol satma kararı aldılar. Anlaşmazlık çıkmazsa uluslararası kuruluşlar buna mani olmazsa, Kuzey Irak'ın yeniden hareketlenmesi demektirki bu da Gaziantep'in yeniden hareketlendirmesi anlamına gelir" dedi.

SANAYİ VE TİCARET ODASINA ÇAĞRI

KOBİ'lere daha çok fazla destek verilmesi gerektiğini söyleyen Binici, özellikle bilinçlendirme, krediye ulaşılabilirlik, teşviklerle teknolojiyi ve arge hizmetlerine ağırlık verme desteklerinin KOBİ'lerin önünü açacağını belirtti. Binici, sanayi ve ticaret odası başkanlarına çağrıda bulundu ve, "Özellikle Sanayi Odamız ve Ticaret odamız yurtdışı pazar araştırmalarıyla ilgili ve KOBİ'leri ürünlerini satabileceği ülkelere taşıma noktasında destek vermeli. Devlet yüzde 70'ini finanse ediyor. Ne olur bu KOBİ'lerin elinden tutun, devlette bu desteği veriyor alın KOBİ'leri satış yapacağı pazarlarla buluşturun Allah aşkına. Üretim yapsın, para kazansın ailesini geçindirsin, yeni tesisler kursun, katma değeri yüksek ürünler üretebilsin. Bu konuda mutlaka devreye girmeliler" diye konuştu.

NİYE GAZİANTEP MALI KULLANILMIYOR?

'Gaziantepli üreticilerin özellikle resmi dairelerde, resmi kurumlarda desteklenmesi gerekir' diyen Binici şöyle konuştu:"6 Milyar dolar ihracat yaptığımızı övünçle söylediğimiz bu şehirde hala bazı ürünlerin ikinci sınıf diye kullandırılmaması insanlara acayip rahatsızlık veriyor. Siz geçen sene 6, bu sene 7 milyar dolar ihracat hedefi koyacaksınız, 2023'te 25 milyar dolar hedefleyeceksiniz. Sonra bütün dünyada tüketilen ürün için yetersiz diyeceksiniz. Gerek belediyeler, gerekse diğer birimler bu konuda hassas olmak zorunda, duyarlı olmak zorunda. Gaziantep'te ürettiği malı bütün dünyaya satıp Gaziantep'e satamıyorsan işte bu defa karar vericilerin bu soruyu kendilerine sorması gerekir. Kendilerine sormamız lazım. Valiliğimizde, belediyelerimizde, Gaziantep'te üretilen ürünler kullanılsın diye bir şartım yok ama kaliteli üretiliyorsa. Gazianteplinin malı kullanılmalıdır, tek isteğimiz, temenniz bu" dedi.

GAZİANTEP'TE ÜRETİM YAPMAK SUÇ OLMAMALI

Yöneticileri duyarlı olmaya davet eden Binici konuşmasını şöyle bitirdi: "Kaliteli üretiyorsam, Gaziantep'te üretim yapmak suç olmamalı. KOBİ'ler kendi ürünlerine belli standartlar üretebiliyorlarsa rakipleriyle mücadele edebiliyorlarsa ve Gaziantep'ten yurtdışına ihracat yapıyorlarsa, bu ürünün Gaziantepli olmasını dezavantajlı kabul etmek, ikinci plana atmak haksızlıktır. İplikte, halıda, makarnada, un'da, kundurada, iç giyimde, tekstilde, dünyaya hakimiz. Yerel yöneticilerimiz, diğer kurumlarımız duyarlı olmalı. Bazı yöneticilerimiz bu konuda daha duyarlı olurlarsa, Gaziantepli mutlu olur. Olmazlarsa ne olur, Gaziantepli sıkıntıya girer. Gazianteplilerin sıkıntıya girmesi bu kişilere haz veriyorsa o başka." Meral KINACILAR