CHP’de yaşanan gelişmelere farklı bakış açısıyla yaklaşan eski gençlik kolları başkanı Abdullah Karabiber, partisinin kongre sürecini iyi değerlendirmesi ve kişisellikten uzaklaşılması halinde toparlanabileceğini söyleyerek “. Bu dönem ayrı baş çekme dönemi değildir. Bu kongreler birlik ve beraberlik kongreleri olmalıdır. Bilinmelidir ki, CHP'yi Gaziantep'te ayağa, yine CHP'liler kaldırabilir”diye konuştu.

Abdullah Karabiber, Dünya’nın,Türkiye’nin ve Gaziantep değişmekte olduğunu ve bu değişimlerin doğru okunması halinde, yeni umutlar ortaya çıkacağını söyleyerek “İşte, önümüzdeki kongre süreçleri tüm bunlar için ciddi bir fırsattır. Kişisel ikbal Peşinde Koşarak parti içi demokrasinin önüne set çekenler unutulmadan, Katılımcı bir anlayışla kentin ve ülkenin sorunlarına çözüm üretecek bir yapı oluşturulmalıdır. Bu yapının kurulması için, bu partinin büyümesini isteyen her kim varsa, kişisel bir beklenti ortaya koymadan, koşulsuz-şartsız destek vermelidir. Aynı ufka bakan, aynı ideale yürüyen herkes biraraya gelmelidir”dedi.

CHP’DE RADİKAL KARAR ALINMA ZAMANI GELDİ Mİ ?

Önce hemen belirtmeliyim ki, her hafta olduğu gibi, bu hafta başındaki "Haftaya Bakış" köşesini yine dikkatle okudum... Öncelikle tespitlerinize, özellikle CHP konusundaki "radikal karar alınması" görüşüne katıldığımı ifade etmek isterim... Ancak, bu radikal karar alma süreci, kişilerin değişimi yönünde değil, topyekün bir siyasi anlayış devrimi, siyaset yapış biçimini değiştirme şeklinde olması gerektiği düşüncesindeyim... Seçim sonuçlarına göre mevcut 2 milletvekilini korumak, kimi kesimler tarafından başarı gibi gösterilmeye çalışılsa da, 7 Haziran seçimlerinin sonuçları CHP için Gaziantep'te net bir ifadeyle başarısızlıktır. Kamuoyunda takip ettiğim üzere, bu başarısızlığın üzeri, sosyal demokrat bir partiyi, sığ bir siyasi anlayışa mahkum edecek biçimde olaya yaklaşım gösterilerek, ilçe yönetimlerinin görevden alınıp, yerine yine örgüt iradesi hiçe sayılarak, yeni yönetim atama garabetiyle kapatılmak istenmektedir. Belirtmek isterim ki, parti yönetiminde bu kararı alanların anlamış olması gereken "radikal karar" bence bu olmamalıdır... Radikal bir karar almak için, önce ciddi bir tespit gerekir diye düşünüyorum. Ve net olarak söyleyeyim ki, kim ne düşünürse düşünsün, benim için sorunların tespitine görüşleriyle katılan her kim olursa olsun, sözü kimin söylediğine bakılmaksızın "adam" sayılacak niteliktedir ve son derece değerlidir...

AMA BİR YERLERDE YANLIŞLAR OLDUĞUNU SÖYLEMEK LAZIM DEĞİL Mİ ?

Mutlaka.. Şimdi Gaziantep'te önümüzdeki tabloyu önce rakamsal olarak ortaya koyalım:

1 - 2011 genel seçimleri ile 2015 genel seçimleri arasında Gaziantep'te seçmen sayısı 127.747 kişi artmasına rağmen CHP'nin oyu 14.425 azalmıştır.

2 - 2014 yerel seçimleri ile 2015 genel seçimleri Arasında Seçmen sayısı 38.250 kişi artmasına rağmen, CHP'nin oyu 43.517 azalmıştır.

3 - CHP'nin 2011 genel seçimlerindeki oy oranı % 25.94, Gaziantep'te Türkiye ortalamasının altında kalarak % 19.43 oy almış,

4 - CHP'nin 2015 genel Seçimlerinde oy oranı % 24.90, Gaziantep'te yine Türkiye ortalamasının altında kalarak, % 16.35 olarak gerçekleşmiş...

5- Iktidar partisi Türkiye genelinde % 40,90 oy alırken, Gaziantep'te % 47 oy almış,

Allah Aşkına bu tablo bir başarı olarak gösterilebilir mi ?

BAŞARISIZLIKTA TEMEL UNSUR NEDİR SİZCE ?

Bu başarısız tablo, her seçim sonrasında olduğu gibi, kişilere ve yönetimlere dayalı başarısızlık açıklamaları ve görevden alma süreçleri ile kapatılabilir mi? Partinin ve ülkenin ikbali yerine, 1980 sonrası dönemde, siyasal sistemin uğradığı dejenerasyondan sosyal demokrasinin de payına düşeni almasından kaynaklı, kendisini solcu zanneden, ancak "sözde solcu" olanların bu başarısızlıktaki Şahsi katkılarının üstü kapatılıp, atama sürecinden tutunda, seçim sürecine ve sonrasına kadar yok sayılan, ancak bu davaya menfaat ve makam için değil, gönülden emek veren örgüt emekçilerinin adamlıkları sorgulanarak bu başarısızlığın üzeri kapatılabilir mi?

BİRAZ DAHA AÇARMISINIZ ?

Yukarıdaki tabloda gösteriyor ki, CHP hem ulusal siyasetinde, hem Gaziantep siyasetinde bir değişim gerçekleştirmek zorundadır. Ancak bu değişim, sadece Kişilerin Değişimi değil, siyaset yapma anlayışının Değişimi şeklinde gerçekleşmelidir. - Yine değişimden, partiyi açılım adı altında, yönü belirsiz bir uçuruma sürüklemek de anlaşılmamalıdır. Bunun sonucunda başarı elde edilemeyeceği defalarca test edilmiştir. CHP'nin başarılı olması için, parti isminin önüne getirilecek herhangi bir sıfata ihtiyacı yoktur. Kuruluş felsefesine, kendi ilke ve doğrultusuna sahip çıkması başarı yolunu açacaktır. - Her seçim ya da kurultay döneminde, kendi görüşlerindeki toplumsal değerlilikleri tartışmaya açık, "çok satan" kişiler yerine kendi öz kadrolarına sahip çıkmanın, sosyal demokrat bir parti olmanın gerekliliği olduğu tekrar hatırlanmalıdır.

BAŞARISIZLIĞA KİŞİSEL OLARAK MI BAKMAK LAZIM ?

Öncelikle, Sol bir parti olmanın 2 temeli vardır. Birincisi örgüt, ikincisi ideolojidir. Partide kişilerin, adayların, siyasi ikbal Peşinde Koşan yalakaların, devşirmelerin değil, örgüt emekçilerinin, bu davaya emek verenlerin, gencinden yaşlısına değerli olduğu bir sistem tekrar inşaa edilmelidir.

- Partide kişiler değil; idealler konuşulmalıdır.

- CHP, Türkiye'nin ve Gaziantep'in büyüyen yeni insan kaynağından pay alamamaktadır. Salt ekonomik vaadler öncülüğünde halkın karşısına çıkmanın tek başına yeterli olmadığı son genel seçimlerde görülmüştür. Ortaya konulan ekonomik vaadler, bir önceki genel seçime göre Türkiye genelindeki oyların 370.712 adet artması sonucunu doğurmuştur ki, bu toplam Seçmen sayısının % 1'i bile etmemektedir.

Siyasetin bir umut, bir heyecan ve bir kadro işi olduğu unutulmamalı ve buna uygun bir anlayış siyasete Egemen kılınmalıdır. Gezi olayları sebepleri ve sonuçları ile birlikte yeniden okunmalıdır.

- CHP'de Başarısızlık sadece kişisel değil, Yapısal bir sorundur. Ön seçim yapmış olmak için, ön seçim yapmak bu sorunlardan kurtulmaya yetmez. Başarısızlığa kılıf bulmak yerine, çözüm arayan her kim varsa, CHP'nin Yapısal SORUNLARINA kafa yormalı ve çıkış yollarını ortaya koymalıdır.

CHP’DE HERKES KENDİNE GÖRE HAKLI ?

BUNU NASIL YORUMLUYORSUNUZ ?

Dünya değişmekte, Türkiye değişmekte, Gaziantep değişmektedir...Eğer bu değişimler doğru okunursa, yeni bir umut ortaya çıkabilir. İşte, önümüzdeki kongre süreçleri tüm bunlar için ciddi bir fırsattır. Kişisel ikbal Peşinde Koşarak parti içi demokrasinin önüne set çekenler unutulmadan, Katılımcı bir anlayışla kentin ve ülkenin SORUNLARINA çözüm üretecek bir yapı oluşturulmalıdır. Bu Yapının kurulması için, bu partinin büyümesini isteyen her kim varsa, kişisel bir beklenti ortaya koymadan, koşulsuz-şartsız destek vermelidir. Aynı ufka bakan, aynı ideale yürüyen herkes biraraya gelmelidir. Bu dönem ayrı baş çekme dönemi değildir. Bu kongreler birlik ve beraberlik kongreleri olmalıdır. Partiyi ileri Taşıma ve temsil etme vizyonu olanlara destek verilip, siyaset sahnesine taşınmalıdır. Bilinmelidir ki, CHP' yi Gaziantep'te ayağa, yine CHP'liler kaldırabilir.. LEYLA ÖZEKŞİ POLAT