Günbeyi, işin sırrını öğrenmek için Şam'a kadar gitti… Şimdi Şamlı bir ustayla birlikte beş personel istihdam ediyor ve "Herkes beni vazgeçirmeye çalışıyor ama ben inadına üretiyorum. 5 bine yakın ürün yapıp stokladık. Satmıyoruz. Hedefimiz 10 bine ulaşmak" diyor. Ayrıca Gaziantep'te sedef işlemeciliğinden daha büyük bir pazar oluşturmayı da hedefliyor.

AĞAÇLAR NAKIŞ GİBİ İŞLENİYOR

35 yıllık sedef ustası olduğunu söylüyor ve her işin aşkla yapılması gerektiğine vurgu yapıyor Abdulkadir Günbeyi. 35 yıllık zanaatkarlığının son beş yılını aynı zamanda ahşap mozaik işlemeciliğine ayırmış. Dut, ceviz, kiraz, limon, portakal ve kayın gibi ağaçları küçük parçalar halinde şekilli olarak keserek bir araya getiriyor ve bu parçalardan motifler oluşturuyor. Ahşap mozaiği işlemeciliğinin çok ince ve zahmetli bir iş olduğuna dikkat çeken Günbeyi, "Bütün ağaçları tek tek bir araya getirip nakış işler gibi küçük şekillere kesiyoruz. Her deseni de bir araya getirip motif halinde işliyoruz. Dut, ceviz, kayın, kiraz, limon, portakal ağaçlarını bir araya getiriyoruz. Bütün doğanın renkleri motifimizde buluşuyor" diyor.

GÜNBEYİ: "BU İŞİ YAPAN TÜRKİYE'DEKİ İKİ FİRMADAN BİRİYİZ"

Ahşap mozaik işlemeciliğinin Osmanlı zamanında duvarları süslediğini kaydeden Günbeyi, "Osmanlı zamanında bu sanatla duvarlara süsleme yapılırmış. Yemek ve yatak odalarına padişahlara özel yapılırmış. Bu sanatı yapan Türkiye'de iki firma var. Birisi biziz" diyor. İşe sadece bir inatla girdiğinin altını çizen esnaf şöyle konuşuyor; "Gaziantep'teki ustaların bırakın Türkiye'yi bütün dünyada ne yapacağını biliyor. Hatay'da bir firma 'Bunu bizden başka kimse yapamaz' dedi. Ben de yapabileceğimizi göstermek için bu işe girdim. güneydoğu bölgesinde, Gaziantep'te bir ustanın bunu yapabileceğini göstermek için bu yola çıktım. İnat da bir murattır. Biz de inatla başladık. İnşallah muratla bitireceğiz."

İNAT UĞRUNA ŞAM'A KADAR GİTTİ

Gaziantep'teki birçok firmanın kendisini vazgeçirmeye çalıştığını ancak hepsine de kulak tıkadığını belirten Günbeyi, "Arkadaşlarım beni vazgeçirmeye çalıştı. 'O çok büyük firma. Uğraşma. Bu işlerle uğraşma kaybedersin' diyenler oldu. Ben de 'Hayatta kaybedeceğim tek bir şey var. O da onurum. Onurunu kaybetmediğin sürece her şeyi kazanırsın' dedim. Ölüm varsa kaybetmenin ne korkusu olacak bende" diyor ve vazgeçmediğinin altını çiziyor. Vazgeçmemekle birlikte Şam'a kadar gittiğini de söyleyerek, "Zaten sedef işlemeciliği yaptığımız için alt yapımız vardı bu işle ilgili. Ancak fikir alış-verişi için Şam'a gittim. Hatta şimdi Şamlı bir ustayla çalışıyoruz. Şu anda atölyemizde 5 kişi çalışıyor. 5'i de işi yüzde yüz öğrenmiş durumda" diye konuşuyor.

DERDİ SATIŞ YAPMAK DEĞİL

Beş bine yakın ürün yaptıkları halde satış yapmadıklarının da altını çizmeden geçmiyor Abdulkadir Günbeyi. "Satmıyorum. Çünkü derdim satış yapmak değil" diyor. İstediği tarza ve kıvama gelene kadar da satış yapmayacağını vurgulayan esnaf, "5 bine yakın ürünümüz var şu an. Satış yapmıyoruz. Hedefimiz 10 bin ürün. 10 bin ürün yaptıktan sonra Türkiye de düzelirse satışa başlayacağız. O zaman hem basınla hem de Gaziantep Büyükşehir Belediyesi'le hem de Gaziantep'i sevenlerle bu ürünleri buluşturacağız, tanıtacağız. Ancak satış yapıp yapmamak çok da önemli değil. Çünkü inadı yenmek de bir murattır. Bir Gaziantepli usta olarak bu işi çok iyi yapacağımızın inancındayım. Amacım onu göstermek" diyor.

BİR NUMARA OLMAK HEDEFLENİYOR

Gaziantepli esnafların en büyük sıkıntılarının 'Yer' olduğunu hatırlatan Abdulkadir Günbeyi, Gaziantep İhracatçı Mobilyacılar Birliği Derneği (GİMOB) Başkanı Ayşe Pınar Tümüklü'nün başlattığı Mobilya Kent projesinden de bahseden Günbeyi, "En büyük problemimiz yer sıkıntısı.

Pınar Tümüklü öncülüğünde bir Mobilya Kent yapılıyor. Bana göre halı sektöründen sonra en büyük sektör mobilya. Gaziantep'te böyle bir yer yapılırsa bunu yapan insanın heykelini dikmek lazım. Bir bayanın da neler yapabildiğini görüyoruz. Yeter ki engel olunmasın. Biz de bu işte bir numara olacağız. Ahşabın olduğu her yere bu motifleri yapabileceğimizin inancındayım. Yeter ki yerimiz olsun" ifadelerini kullanıyor.

AHŞAP MOZAİĞİ SEDEFİ GEÇECEK

Ahşap mozaik işlemesiyle sedefin giremediği alanlara da girmeyi hedeflediklerini kaydeden Günbeyi şöyle konuşuyor; "Bizim sedefte kaybettiğimiz en büyük yer mobilyaya giremememiz. Eve giremememiz. Sedef sadece köşe süsü olarak kaldı. Ama ahşap mozaik işlemeciliğinde iddialıyız. Mobilya Kent'in faaliyete geçtiği gün hediyelikten çıkıp mobilyaya girebileceğimizi düşünüyorum. Sedef her alana giremiyor ama ahşap mozaiği her yere girecek. Biz bunu hedefliyoruz. Biz kendi kendimize çok şey başarırız. Yetkililerden tek şey istiyorum. Gölge etmesinler başka ihsan istemiyoruz. Çünkü Mobilya Kent kurulduğunda benim kapasitem 50-60 personele çıkacak." NARİN DEMİRCİ