Galatasaray maçının bir bölümünde hücuma dönük oynayan Gaziantepspor, mağlup olmaktan kurtulamamıştı.

Ligin ikinci maçında kendi evinde ve taraftarlarının önünde Antalyaspor'a karşı galibiyet hesapları yapıyordu. Tribünlerde beklenilenin altında izleyici vardı. Gençlik27 grubu da maç sonuna kadar takımlarına destek oldular.

Maça rakip iyi başladı, oyunun kontrolünü elinde tuttu. Çok koştu, oyunu istediği gibi yönlendirdi, rakip hücumu ve golü düşünürken Gaziantepspor daha çok savunmada kalıp gol yemememe planı içindeydi. Kazanmayı onlar daha çok istiyor ve de inanarak sahaya çıkmışlardı. Gaziantepspor cılız geliştirdiği pozisyonlarda şans golü aradı, oyunun geneli savunma oyuncuları ile kalecimiz Karcemarskas arasında geçti. Karce bir kez daha kalesinde devleşirken, alınan beraberlikte en çok onun hakkının olduğunu düşünüyorum. Gaziantepspor'da durgunluk, telaş ve kaybetme korkusu vardı. Maçın tamamında topa hakim olan, tempolu oynayan ve ders veren bir rakip vardı. Sanki ev sahibi takımmış gibi cesur oynadılar.

Karşılaşmanın hakemi Hüseyin Sabancı maçın ağırlığını ne yazık ki kaldıramadı, her verdiği kararda taraftarlardan ve futbolculardan tepi aldı. Maçın son anlarında Serdar'a gösterdiği kırmızı kart ve penaltı sahayı iyice karıştırdı. Ancak yardımcı hakemin uyarısı ile pozisyon dışında olduğunu belirtip kararından vaz geçti.

Gaziantepspor bu futbolu ile endişe vermeye başladı, takımın toparlayıcı ve lider futbolcusu yok, rakibe çok pozisyon veriyoruz. Takımın eleştirilecek yönü çok kalecimiz her zaman böyle gününde olmaz, rakiplerde her zaman böyle goller kaçırmaz. Futboldan ve mücadeleden memnun olmayan Bülent Uygun, itirazdan tribüne göndermesi de işlerin iyi gitmediğini gösteriyordu. Maç boyunca rakibe teslim olmak, istediğini yapamamak, sadece gol yememeyi düşünmek Gaziantepspor'a yakışmadı. Maçın bitiminde yine "Yönetim istifa" sesleri stadı çınlattı.

Üç puan alınması gereken maçlar bunlar, beraberliği zor kurtarmışsın 'Eyvah' demek lazım. Bireysellik becerisinde Karcemasrskas'ın dışında öne çıkan isim yok. Maçın kaderini değiştirebilecek olan birkaç isimde formsuz olunca rakip istediği gibi at oynattı. Ev sahibi takım gibi oynayamadık, Bülent Uygunda ki stres, futbolcularda ki durgunluk sanırım endişe sinyali vermeye başlamıştır. Evinde bu kadar teslim olursan, çaresiz kalıp beraberliği kurtaramaya çalışırsan gerisini sizler düşünün.

Bu oyunla kaybedilen iki puana üzülmeyelim, alınan bir puana sevinelim.