BİR KALE HİKAYESİ, GAZETEMİZ, VİLAYET VE STK DAYANIŞMASI

Geçen hafta "Ne oldu bu şehre" diyerek, bu kentte yaşayanların "Ben Gaziantepliyim"diyenlerin Kentin değerleri konusundaki hassasiyetlerinin kaybolduğuna dair bir değerlendirme yapmıştım.Kenti yönetenler kadar yetkili isimler ve STK'ların birçok konuda olduğu gibi Kale konusunda da duyarsız davrandığını dile getirmiştim.. Eski kent yöneticilerinin sorumluluk duygusu ile sivil toplum ruhunun gücünden bahsetmiştim..Ve sonunda "eski Antep ruhuna el Fatiha"diyerek bağlamıştım yazımı..

Tabii örnekler vermiştim STK'ların eskiden nasıl sorumluluklar üstlendiğini..Bir Mowepck oteli olayını, bir Zeugma meselesini örneklemiştim..Her ikisinde de tamamen sivil toplum gücü vardı..Haliyle özellikle Zeugma'da gazetemizin açtığı kampanyaya destek verip güç birliği oluşturanların zaferini yaşamıştı bu şehir..

Aynı sorumluluk çerçevesinde yine gazetemizin 24 Mart 1998 yılında "Kale için el ele" kampanyası vardı ki, o tarihte vilayet, belediyeler ve STK'ların nasıl güç oluşturduğu belgelenmişti..

Gazetemizin açtığı kampanyaya o dönemin Valisi Muammer Güler destek vermiş ve gazetemize şu açıklamayı göndermişti: Sayın Ökkeş Özekşi. Tarihi Antep Kalesinin Gazinatep'e yakışır şekilde yeniden restore edilerek güzel bir görünüme kavuşturulması için başlatmış olduğunuz kampanyayı yürekten destekliyor; Bugün Gaziantepli'lerin bu kampanyaya iştirak etmesini ve bu güzel uğraşınızın en iyi şekilde sonuçlandırılmasını diliyorum. Kalenin Restoresi için geç kalınmaması gerektiğini bir kez daha belirtiyor, "şimdi bu konuyu ihmal ederek Kaleyi kendi haline bırakırsak, ileride para bulsak bile, karşımızda restore edilecek kale bulamayabiliriz.

Onun için kent olarak el ele vermeli ve Kalenin restorasyonunu biran önce gerçekleştirmeliyiz"

Sevgi ve Selamlarımla. Muammer Güler(Gaziantep Valisi)

Kampanya sonrası Kale için ilk toplantıyı 26 Mart 1998 tarihinde gazetemizde gerçekleştirdik.. Vilayeti temsilen İl Turizm Müdürü Mehmet Doğan, Büyükşehir'den genel Sekreter Ali İhsan Sofuoğlu,Şahinbey Belediye Başkanı Yaşar Ağyüz, Mimarlar Odası Başkanı Asım Güzel, Müze Müdürü Rıfat Ergeç, Gaziantep Kulübü Başkanı Cengiz Gülenler, Ticaret Odası Genel Sekreteri rahmetli Mesut Ölçal, İnşaat Müteahhitleri Dernek Başkanı Necati Kanalıcı, Lions Kulüp Başkanı Mehmet Kahraman, GAGEV'den Birol Güngör, gazetemizden rahmetli Demir Kanalıcı, Arkeolog Ali Babat ve Ahmet Mengüç'ün katıldığı toplantıda "Kale izleme komitesi"oluşturuldu ve hemen çalışmalara başlandı.

Seri toplantılar sonucu izleme komitesi kale hakkında aciliyet gerektiren sorunları yerinde tesbit etti.. 6 Temmuz 1998 tarihinde Kale için ihale yapıldı. 6 firmanın katıldığı ihale için özel idare bütçesinden 65 milyar para ayrıldı. Buna göre, 1-Restore işlemi çerçevesinde, Kale'nin kuzey tarafındaki surlar 3 ile 8 metre yükseltilecek, 2- Yarım kalan Kuzeydoğu kulesinin duvarları tamamlanacak, 3-Kuzey batı kulesinin duvarı yapılacak, 4-Kale içerisinde bulunan dehlizlerin çökmüş olanları onarılacak, kalenin içerisindeki dehlizlerde rahatlıkla gezilebilecek, 5-Kale'ye batı yönündeki çıkış yolu düzenlenecek, 6- Surlar onarılacak, Kale çevresi bakımdan geçirilecek..

TARİH 31 TEMMUZ 1998 Gaziantep Kalesinin kaderinin değişeceğine inandığımız gazetemizin manşeti ve kenti yönetenler ile sivil toplumun el ele vermesiyle birlikte neler yapılabileceğinin belgesi.. Kentin Valisi, Kale konusuna el atan gazeteyle, sivil toplum örgütlerinin temsilcileriyle ve konusunda uzmanlarla birlikte, Kale'de inceleme yapıyor..

DEMEM O Kİ;

Bir kentte birçok sorunlar Sivil Toplum Örgütlerinin de katkılarıyla aşılır, çözüme ulaştırılır.. Çünkü onların mesleki konumları gereği bilgilerine ihtiyaç vardır.. Sadece STK'lar değil elbette, bireysel olarak da faydalanabilecek çok sayıda yetişmiş insanlar vardır şehrimizde.. Elbette şehrimizdeki STK'ların büyük bölümü sadece tabela dernekleri, odaları veya kuruluşları görüntüsü verse de, şahsen ben içlerinde sorumlu davrananlar olduğunu biliyorum.. Ama onlarında birçok konuda yılgınlığa düşmesinin tek nedeni ilgisizliktir.. Ciddiye alınmamaktır.. İşte sıkıntı galiba biraz da buradadır..Bakın işte yukarıda yaşanan gelişmeye..Burada Bakanlara, Milletvekillerine işi bırakmadan bir Valinin neler yapabileceğinin en net belgesi vardır.. Sorun çözülecekse, bunun adresleri önemlidir..Kent için dayanışma, kurum ve kuruluşlar arasında paylaşma, o şehirde sorunların çabucak çözümlenmesini sağlar..Yeterki istensin..Ama Gaziantep'in sıkıntısı işte burada...

Bakın Kale konusunda Mimarlar Odası sorumluluğu gereği aylar önce Kale için uyarı yapıyor, mesleki yönden incelemesini ve araştırmasını yapıyor ve olabilecekleri teker teker sıralayıp Vilayete ve Büyükşehir Belediyesine veriyor..Ne Vali, ne Büyükşehir bu konuyla ilgileniyor..Biz gazete olarak da aylardır yazıyor uyarıyoruz.. Gerçekten de özellikle Gaziantep Valisinden konuyla ilgili tek bir açıklama veya bilgi alamadık. Bu bizler için değil vatandaş için büyük hayal kırıklığıdır..Çünkü bu şehrin sorunları eğer medyada dile getiriliyor ise, vatandaş o kentin yöneticilerinden medyada açıklama görmek ister..Ki o sayede Valimiz, belediye başkanlarımız, emniyet müdürümüz duyarsız kalmıyor der..

SAYIN FATMA ŞAHİN BUNLARA DİKKAT ETMELİ

Biliyorsunuz sonunda Kale'nin çökmesiyle biraz harekete geçilmeye başlandı.. Aile Sosyal Politikalar Bakanı Sayın Fatma Şahin, Kale için Ankara'da toplantı yaptı.. Ne varki, toplantıya çağrılanların önemli bölümü, yıllardır Kale konusunda bir şey yapmamış kişiler.. Sayın Fatma Şahin'in birde eğitimle ilgili toplantıları vardı, oraya çağrılanlar da yıllardır bu kentin eğitimine hiçbir şey veremeyen isimler oldu..

İşte sıkıntımız burada yatıyor..Bir sorunu çözmek için asıl çağrılması gerekenler yerine, çağrılmaması gerekenlere başvuruluyor..Bakın tüm eğitim toplantılarına..Yıllardır eğitimi bu noktaya getiren isimlerin hepsi orada ve onların verdikleri bilgilerle yol haritası çiziliyor..Hani bir ata sözü vardır "Kelin merhemi olsa başına sürer"diye, bu deyim cuk diye oturuyor bu tarife.. Bakın Kale için çağrılan kişilerin büyük bölümüne. Yıllardır Kale için harekete geçmeyen, işi savsaklayan, boşveren isimlerin bilgilerine başvuruluyor.. Onlar yüzünden değimlidir, Kale'nin bu duruma gelmesi.. Onlar değilmidir Kale için seyirci kalanlar.. Sonra öğreniyorum ki, burada asıl olması gereken Mimarlar Odası davet edilmemiş..Yani işin bilgi kaynağı hemde önceden yazılı uyarı yapan en büyük STK'lardan birisi olan Mimarlar Odası yok..

Umarım Sayın Fatma Şahin başta olmak üzere, Milletvekili kardeşlerim, Belediye başkanları arkadaşlarım, Sayın Vali ve STK'lar ve sorumlu olan herkes, bundan sonra bu şehrin sorunları için daha ciddi manada çalışmalar yapacaktır..

HEPİNİZE İYİ HAFTALAR