"Babam olduğu için değil, Türkiye'de böyle bir adam yok...

Çok ilginç biriydi...

Atatürk Barajı'nın bütün İSTİMLAKlarını kendisi yapmıştı, isteseydi ÇOKKK zengin olurduk...

Ama Allah'a şükür; boğazımızdan bir gram HARAM geçirmedi...

Ve bize de demiştir; "siz de yiyemezsiniz..."

Tabi herkesin haram kıstası çok farklıdır; biri faiz der, öbürü devlet malı yemek der...

Babam, şunu söylerdi; 'HIRSIZlık, illa birinden birşey çalmak demek değildir. Sorumluluk aldığınız işi SAVSAKLAMAk bile bir çeşit hırsızlıktır..."

45 SENE bir fiil çalıştı ve hiçbir gün İZİN kullanmadı...

Başarılarından dolayı üç sene yılın BÜROKRATı seçildi...

Milli emlak personel müdürlüğü sırasında da dürüstlüğü ile Türkiye'de örnek gösterilmişti...

Benim babam kaloriferci gelmediği zaman, 'Memurlarım gelecek, bu kaloriferci de hasta, kime yaptırayım, adam çağırmaya gerek yok' diyerek maliyede kaloriferi yakan İNSANdı...

Benim babama şoför ve araba verildiği halde, ŞOFÖR ve ARABA kullanmadığını bilirim...

YAYA gidip YAYA geldiğini bilirim...

Kolejtepe'den maliyeye kadar yürürdü, 'devletin parasına yazık...' derdi.

Prensipli, kuralları olan biriydi...

'DEDİKODU yapılırken, sakın başını bile sallama, sonra senin de onayladığını söylerler' derdi...

Böyle bir adamdı...

Siyasetten hep uzak kalmamı isterdi...

Çünkü dedemden kaynaklı bir sürü şey görmüş, yaşamış...

Babam bize hep 'işinin başında duracaksın' diye öğüt verirdi...

Ayrıca, 'çok ZEKİolamayabilirsin, çok eğitimli olamayabilirsin, beyninin yetemeyeceği yerde gövdeni koymak zorundasın, emeğini koymak zorundasın...

Birde, iş buyurduğun insanlara net olarak güvenemiyorsan, sakın ona EMANET etme, git kendin yap' derdi...

Babama çok büyük eziyetlerim oldu...

12 Eylül'de ailemize verdiğimiz huzursuzluk, üzüntü ve kaygı var...

Dönüp baktığımda babama verdiğim o kaygıdan üzüntüden dolayı üzülüyorum...

12 Eylül hepimizden birşeyler aldı götürdü ve bugün yaşadıklarımızın tamamı 12 Eylül'ün bize çaresizliği öğretmesidir...

Hepimizin mahallesinden bir kısmı gitti, geri dönmediler, sakat döndüler...

Ve çocuklarımızı yetiştirirken, 'oğlum kızım dersini çalış, hakkını aramaya ne gerek var otur' diyerek onları haklarını aramaktan mahrum ederek büyüttük..."

CHP'nin Büyükşehir Belediye Başkan Aday Adayı Burhan Cahit BİNGÖL'e bir röportaj sırasında babasıyla ilgili övgü dolu sözler duyduğumu söylediğimde, rahmetli OSMAN NURİ BİNGÖL'ü gözleri dolarak yukarıdaki sözlerle anlatmıştı...

Sonra da 'ben BABAM GİBİ olabilir miyim?' diye, kendi kendine CEVABI kendinde olan bir SORu sormuştu...

Geçmişte nice iyi, dürüst insanlar yaşamış...

Örnek olması dileğiyle, haftaya Mazıcıoğlu'nun babası...

Kalın Sağlıcakla...