Bir inşaatta çimentonun önemi neyse bir toplumda Polisin de konumu odur. Suç ve suçlu unsuruna karşı mücadele eden kurumun halk arasında gereken saygınlığı görmesi moral ve motivasyonun yükseltilmesi toplumda sürekli olumlu yankı bulmuştur. Bazı meslek grupları vardır ki, yaptıkları ve yapmadıklarıyla sürekli gündemde olurlar. Kamuoyunun gözü sürekli üstünde olduğundan duyarlı ve dikkatli hareket etmek durumundadırlar. Sürekli gelişim ve dönüşüm içinde olmadıkları vakit sıkıntı yaşamaları mümkündür. Kuşkusuz her işin de kendine özgü riskleri vardır. Hata kabul etmez. Bedeli ağırdır. Kimi zaman can ile ödenir. Bazen bedeli onurla fatura edilir. Bana sorsanız, ’en zor iş ne diye?’ bembeyaz kıyafetler içinde kömür taşımaktır derim. Üstünüzü kirletmeden işinizi yapmak durumundasınız. Zor iştir kirlenmemek. Polislik mesleği de işte böyle bir meslektir. Halkın can ve mal güvenliğini sağlamak adına gerekirse canınızı çekinmeden vereceksiniz. Herkes evinde mışıl mışıl uyurken siz kanun tanımazlarla mücadele edeceksiniz. Soğukta, sıcakta mevsimlere aldırmadan ve şikayet etmeden işinizi hakkıyla gerçekleştireceksiniz. Son yıllarda bazı araştırma şirketlerince düzenlenen araştırmalarda Türk Polisine olan ’güvenin’ artışı haklı bir kıvancı ortaya koymaktadır. Bu kıvanç elbette kolay sağlanmadı. Büyük bedeller ödendi. Genç yaşta şehitlik mertebesine ulaşan Polislerin ruhu şad olsun. Sırf vatandaş işinde, gücünde esenlik içinde yaşasın diye gece gündüz demeden çalışan güvenlik güçleri bu ülkenin onurudur. Türk Polisi son yıllarda birbirinden değerli büyük operasyonlara imza attı. Halk arasında mafya tabir edilen çetelere ve organize suç örgütlerine yönelik çalışmalarda önemli sonuçlar alındı. Halen de alınmakta. Adına huzur denilen kavram kuşkusuz son derece büyük önem arz etmekte. Bir yerleşim biriminde asayiş sağlanmazsa orada yatırım olmaz. Ekonomi zora girer. İnsanlar evinden işine, işinden evine gönül rahatlığıyla gidemezse orada huzur kelimesinden bahsetmek mümkün olmaz. Onun içindir ki, Polise her dönemde büyük ödevler düşmüştür. Günümüzde Polis teşkilatı, teknoloji ışığında hareket ederek suç ve suç unsurlarına karşı ses getiren işlere imza attı. Buna karşın da yine en acımasızca eleştirilen kurum olmaktan kurtulamadı. Kimi çevreler Polisin bu başarısında öyle rahatsız oldu ki, ’ Polis devletine doğru mu gidiyoruz ’ paranoyasına girdiler. Oysa Polis sadece işini yapıyordu. Emniyet teşkilatının asayişi sağlamak adına hayata uyarladığı projelerin ardından sağlanan suçlardaki azalış Polis-Halk arasındaki diyalog ve işbirliğinin ne denli güçlü olduğudur. Polise duyulan güvenin bir yansıması da Polise yapılan ihbarların her geçen gün artması. Vatandaş da biliyor ki, Polise yapılan her ihbarda suç örgütlerine en ağır darbe vurulmaktadır. Vurulmalıdır. Vurulmalıdır ki, halk evinde rahat etsin. Polis teşkilatında Üniversite mezunu sayısı çığ gibi artmaktadır. Eğitimli ve donanımlı Polis vatandaşla sağlıklı ve olumlu empati geliştirmektedir. Her meslekte olduğu gibi istisnai durumlar mevcuttur. Çürük elmalar temizlenmekte ve gereği yapılmaktadır. Herkesin içi rahat olsun. Polis yine bu halkın içinden gelen vatandaştır. Suçu önlemede işi sadece Polise fatura etmek vicdansızlıktır. Suç işlemeye yatkın insanların ekmeğine yağ sürmemek için vatandaş da gereken tedbirini almalı, duyarlı ve dikkatli davranmalı. Uluslararası saygınlığı da her geçen gün artan Polisin ele geçirdiği uyuşturucu maddelerdeki artış bunun en iyi göstergesidir. Şunu herkes bilmelidir ki, Polis, iyi ve kötünün ayrıldığı kavşakta insanlığı iyi yola yönlendiren bir mesleğin icracısıdır.