İş kazaları canımızı acıtmaya devam ediyor.

Yine onlarca canı yitirdik,ve yine onlarca kadın dul, çocuklar öksüz kaldı.

Ülkemizde 5-6 dakikada bir iş kazasının olması,bu kazaların neticesinde günde ortalama iki canı yitirmemiz bizi istemediğimiz bir sonuca Avrupada birinci, dünyada üçüncü sıraya getirdi.

1 ocak 2013den itibaren yürürlüğe giren 6331 sayılı iş sağlığı ve güvenliği yasası belki de tam uygulanabilse bu acı sıralama bu kadar canımızı acıtmazdı.

Bana yada benim işçime bir şey olmazın, tevekkül yerine tedbir mantığının benimsenmesi gerekliliğinin zamanı hızla geçiyor.

Maden ocaklarında sendikalılaşmanın yeniden gözden geçirilmesi inancı zihinlerde hakim olmalıdır.

Maden ocaklarını kapatma yerine maden ocaklarının denetimlerinin ehlilerince yapılması gerekliliği inancı kapatmak istenen madende

50 kişinin devreye girmesini de önleyecektir.

İş kazalarını oluşumu ve artış seyri maden ruhsatlarının 2012 den beri başbakanlık tarafından verilmesi mantığının yanlışlığını gösteriyorsa bu yanlıştan dönülmelidir.

İş sağlığı ve güvenliği tam ve zamanında uygulanmalı varsa eksik ve aksak işleyen yönleri yeniden düzenlenmeli,yasayı uygulamaya değil kaçmaya teşvik eden ağır cezalar yeniden gözden geçirilmelidir.

Ancak, zaman hızla geçiyor, daha fazla geçmeden.