Canlı Hayatını İyileştirme Derneği, büyükşehir ve ilçe belediyelerinden parklarda, sokaklarda ve site bahçelerine kedi beslenme ve sığınma evleri yapmalarını istedi.

YASAL GÖREVLERİ

Dernek yöneticilerinden Suzan Gökpınar, dünyayı canlı zincirinin en zayıf noktası olan hayvanlarla paylaşmak ve onların ihtiyaçlarını sağlamanın, yönetimlerin yasal görevi olmanın yanında aynı zamanda insani görevleri olduğunu belirtti. Hayvan türü içinde insana en yakın olanın kediler ve köpekler olduğunu belirten Gökpınar, "Kediler ve köpekler açlıkla, susuzlukla, işkence ve vahşetle baş ederek var olmaya çalışan çaresiz canlılardır. Şiddetin 12 yaşa kadar indiği günümüzde, en çaresiz canlı grubu olan hayvanların yasam haklarını korumaya yönelik çalışmalar, toplumda yok olmaya yüz tutmuş "Merhamet, Menfaatsiz Paylaşım, Sevgi ve Dostluk" duygularını yeniden var edecektir" dedi.

KEDİLER ÇEVREYE KATKIDA BULUNUYOR

Eko denge içinde haşere kontrolünde önemli olan kedilerin, çevresel yapıya da katkıda bulunduğunu dile getiren Gökpınar, "Bir kedinin bir yılda 30 000 haşerenin üremesini önlediği unutulmamalıdır. 5199 Hayvanları Koruma Kanunu Yönetmeliği 21. Maddesi (d) şıkkı sahipsiz hayvanların gönüllülerle birlikte oluşturulacak beslenme odaklarına beslenmelerini hükme bağlamıştır. Bu bağlamda ekte fotoğrafları bulunan Kedi Beslenme ve Sığınma Evinin benzerlerinin şehrinizdeki parklarda, sokaklarda ve site bahçelerinde yapılmasını talep ediyoruz. Bunun en büyük faydası, karnı doyan hayvanın insan kapısına gitmeyeceği, sokaklarda trafik kazalarına uğramayacağı sebebi ile kedilerden şikâyet de en aza inecektir. Tedavideki ve sokakta yaşamayacak durumda sakatlanmış kedi sayısı tahminlerin çok üzerindedir. Konunun gündeminize alınmasını ve müracaatımıza 4982 ve 3071 sayılı yasalar gereği kanuni suresi içinde bilgi ve cevap verilmesini saygılarımızla arz ederiz" diye konuştu. Meral KINACILAR