Gaziantep ve Kilis'te yaşanan son gelişmeler ile yerel ve ulusal basının çalışma ortamlarını yerinde görmek için ilimize gelen Basın Konseyi Genel Sekreteri ve beraberindeki heyet, verimli bir ziyaret gerçekleştirdi. Gaziantep programına Gaziantep Baro Başkanı Bektaş Şarklı, Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ve Vali Ali Yerlikaya'yı ziyaret ederek başlayan Basın Konseyi üyeleri, ardından ulusal ve yerel medya temsilcileri ile toplantı yaptı. Toplantıda, gazetecilere verilen TOKİ konutlarından, Vali'nin Garnizon Komutanı, Cumhuriyet Başsavcı Vekili, belediye başkanları, oda başkanları üniversite rektörünü de yanına alarak basınla yaptığı toplantı, IŞİD konusu, kentin güvenliği, basına baskı, Suriyeliler konusu gündeme geldi. Bu arada Ökkeş Özekşi ile Bahartürk TV'den Hanifi Kılıç ve Nihat Bencan'a İHA'dan Orhan Akın'a da rozetleri takıldı.

KAZAN: SİZİ DİNLEMEYE GELDİK

Başkan Pınar Türenç'in eşi Tufan Türenç'in ani rahatsızlığı nedeniyle gelemediği Gaziantep ve Kilis incelemelerine, Gazeteci, akademisyen ve hukukçulardan oluşan yüksek kurul üyeleri katıldı. Toplantıya yüksek kuruldan Turgut Kazan, Attila Gökçe, Başar Yaltı, Yalçın Büyükdağlı, Melih Berk, Mehmet Emin Güzbey, Muzaffer Baca, Fatoş Adiloğlu, Kenan Akın, Misget Dikmen, Turgay Noyan, Zeynel Lüle katıldı.

Turgut Kazan, "Biz buraya birşeyler söyleyemeye değil Gaziantep'te, Kilis'te neler oluyor onları sizlerden sizlerden öğrenmeye geldik. Tabi bu arada mesleğinizi yürütürken ne gibi sorunlar yaşanıyor, sizlerden öğrenmeye geldik. O yüzden sizi dinleyip not edeceğiz" dedi.

LÜLE: NELER OLUYOR, BİTİYOR?

Basın Konseyi Genel Sekreteri Zeynel Lüle, kentteki gazetecilerin hangi koşul ve ortamlarda çalıştıklarını merak ettikleri için bölgeye geldiklerini söyledi. Lüle, “Burada hangi koşullarda hangi ortamda çalıyorsunuz sizlerin yaşadıkları nelerdir çünkü İstanbul’da yaşanmayan ya da ülkemizin güneydoğusunda sizin çalışma ortamlarınızdaki yaşanan şeyler Türkiye’nin diğer taraflarında pek olmuyor. Bu nedenle bizim bu ziyaretimizin odağında sizin çalışma ortamınızı görmek incelemek neler oluyor neler bitiyor onları anlamak var aslında ziyaretimize buradaki yerel yönetimlerle görüşmeyle başladık" dedi.

GÜVENLİK SORUNU VAR

'Amacımız sizleri dinlemek' diyen Lüle, "Hangi koşullarda çalışıyorsunuz nasıl bir zorluklar yaşıyorsunuz çünkü normal koşullar değil şu an çalıştığınız koşullar. Bir terör ortamı var. Güvenlik sorunu var. Gazeteciler haberlerini izlerken dayak yiyebiliyorlar. Gazeteciler haberlerini izlerken siyasilerin yerel otoritelerin hışmına uğrayabiliyorlar. Basın böyle bir ortamda çalışıyor. İstanbul’da belki bu baskının altından kalkabiliyoruz ama burada sizin yaşadıklarınıza çok fazla sahip çıkamıyoruz. Uzakta olmamız nedeniyle ama her zaman sürekli bağlantıdayız, telefonla sürekli irtibat halindeyiz. Ama dedikki bu irtibat yeterli değil gidip mutlaka onların olduğu ortamı ve yaşadıklarını görmemiz lazım. Bu nedenle basın konseyi yüksek kurulu olarak buradayız" diye konuştu. Lüle'nin ardından söz alan Ökkeş Özekşi, konseyin Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ve Vali Ali Yerlikaya ile neler konuşulduğunu ve yerel basın hakkındaki düşüncelerinin ne olduğunu söyledi.

AKIN:SİZLERLE İFTİHAR ETTİK

Kenan Akın, "Fatma Şahin'le görüşmemizde, onun konuşmasından sonra sizlerle iftihar ettik" dedi.

Özekşi'nin, Şahin'in yerel basına maddi destek veriyoruz sözlerini hatırlatması üzerine Konsey üyesi "Yerel basına desteğin nasıl olduğunu sorduk. Çok güzel bir ilişki olduğunu, birbirinize destek olduğunuzu ve sürekli iletişim halinde olduğunuzu söyledi. Kentin olumlu yanlarının da ortaya çıkarılmasını istediğini söyledi" dedi.

Kenan Akın,"Aslında belediye başkanının söylediği iyi haberleri görmüyorsunuz, kötüleri başa çıkarıyorsunuz manasında. Ancak bu dünyanın sorunu, sadece Gaziantep'in sorunu değil. Yani gazeteci kötü haberi başa çıkartır, daha çok satacak, daha çok okunacağını düşünür"dedi.

Toplantıda, Valilik ziyaretinde fotoğraf çekiminin ardından Gazetecilerin dışarı çıkarılması da gündeme geldi. Konsey üyeleri, dışarıya çıkarılanı Valilik fotoğrafçısı olduğunu düşündüklerini, aksi halde böyle bir şeye müdahale edeceklerini belirtti.

Konsey üyeleri Vali ile Suriyelileri, kampları, eğitim, güvenlik sorununu konuştuklarını söyledi.

ÖZEKŞİ: BUNLARI DUYDUNUZ MU?

Özekşi, toplantıda geçtiğimiz haftalarda Vali Ali Yerlikaya'nın Belediye başkanı, garnizon komutanı, başsavcı yardımcısı, oda başkanları, emniyet müdürü ile basın toplantısı yaparak basına ayar çekme konusunu gündeme getirdi. Özekşi, "Bunu biliyor muydunuz, duydunuz mu?" diye sordu.

Kenan Akın,"Biliyoruz, duyduk, notlarımız arasında"dedi. Özekşi bu arada gazeteciler için WhatsApp uygulamasına geçildiğini, bunun haberclik konusunda son derece yanlış bir uygulama olduğunu ifade etti.

Özekşi konuşmasına devam ederek, "Ben yerel basın adına konuşmuyorum sahibi olduğum Gaziantep 27 Gazetesi adına konuşuyorum. Biz şehirde Gazetecilik ama sadece gazetecilik yapmak istiyoruz. Ama bizlere gazetecilik yapmayı öğretmeye kalkanların gazeteciliği farklı gözle değerlendirmelerinin bu şehirde ciddi sıkıntı yarattığını gözlüyoruz.. Bu şehirde yerel basın, ulusal basın temsilcilerinin yaşadıkları var, Anadolu Ajansı için diyemem ama diğer ajansların sorunları var. Gazetecilik yapan ama gazeteciliği bilmeyen sadece bu meslek sayesinde rant sağlayan insanlarla, gerçek gazetecileri aynı kefeye koymak mesleğin en zor noktasını oluşturuyor." dedi.

FATMA ŞAHİN HANGİ YEREL BASINA DESTEK VERMİŞ AÇIKLAMALIYDI

Fatma Şahin'in kentte çok gazete var sözlerini de hatırlatan Özekşi şöyle devam etti:"Yerel basın üzerinde inanılmaz derecede baskı var. Yerel basını tamamen yönetme yönlendirme ve dizayn etme konusunda son noktalardayız. Fatma hanım başkan olduktan sonra basın toplantısında benim muhatabım bir tek cemiyet diyerek, zaten Gaziantep'te basının parçalanması ve kalitesizlik yolunda önemli bir yanlış yaptı. Büyükşehir ile ilgili olumsuz haber yapanlar farklı noktalarda. Türkiye'nin benzeri aslında. Fatma Hanım yerel basına destek veriyoruz türünden laf etmiş. Verdiği desteği merak ettim, bu parasal anlamda ise, doğrusu kimlere destek verdiğini bende merak ettim"dedi.

TOKİ'DE EVLERİ OLANLAR LİSTEYE YAZILDI

Basın konseyi üyeleri bunun üzerine şunları söyledi: "Fatma Hanım, işbirliği anlamında söyledi. Özellikle ilişkileri cemiyetin üzerinden yürüttüğünü belirtti. TOKİ evlerinden bahsetti. Gazeteleri alıyoruz dağıtıyoruz maddi destek veriyoruz dedi."

Özekşi tekrar sözü alarak şöyle devam etti:"TOKİ konusunda vahim bir durum var. Cemiyet kanadından hedef gösterildim. Ancak ben, TOKİ'nin evleri ev sahibi olmayan, çalışan gazetecilere verilsin istiyorum. Sahada çalışıyorlar işte bakın hepsini, hiçbirinin evleri yok bunlar alsın diyorum. TOKİ'ye verilen listede ise tam tersi. Evi olanlar, kat kat daireleri, arsaları arazileri olanlar listede. Üstelik çoğu gazeteci değil. Biz diyoruzki, bu iş amacına uygun olmalı, evi olmayanlara verilsin. Hemde uygun fiyatlı taksitlerle verilsin. Şimdi bir muhabir ayda 800-900-1000 lira taksidini nasıl verecek? Ben aylık ödeme 300-400, 500 olsun diyorum. Fatma hanımın Cemiyet başkanının gazetelerinde anında küfürler, tehditler ve hakaretler geliyor."

GAZİANTEP ÇOK DEĞİŞTİ

Toplantıda, havaalanı yanına düşen füzenin haber yapılmaması, yapanların Antep düşman ilan edilmesi konuları konuşuldu.

Özekşi Gaziantep'te IŞİD'e ait hücre evleri, IŞİD sempazitanları olduğunu, bu konuları HDP Milletvekili Mahmut Toğrul'un sürekli gündeme getirdiğini dile getirirken, Ümit Özdağ'ın Gaziantep'in Peşavere döneceği ile ilgili uyarısını da hatırlattı.

Işid üyesinin polislerin arasında gazeteciye saldırıdığını, ancak bu olaydan sonra gazetecinin mahkemeye verildiğini söyleyen Özekşi, "Bu şehir elden gidiyor. Cadde ve sokaklarda bir tanıdık kimse bulamıyorum. Şehir çok değişti. Bu şehiri yönetenlerde halkıda değişti. Gaziantep bu değildi. Bayide satmayan gazetelerle aynı işlemi görüyoruz. Gaziantep'te bayide satan iki gazete var. Biri biziz. Bayiden parayla gazete satın alanlarla aynı parayı alıyoruz. Siyasiler hem basından şikayet ediyor, hem de onların yaşaması için ellerinden geleni yapıyor. Basın konseyi bu sorunların düzelmesi içinde çalışmalı" dedi. Basın konseyi üyeleri de, konuşmasından dolayı Özekşi'ye teşekkür etti.

NİHAT BENCAN: GAZETECİLİK Mİ YAPACAĞIZ YOKSA

Nihat Bencan da, basın ve Suriyeli konusuna değindi. Bencan, "Gazetecilik mi yapacağız, kentin ekonomisini mi yöneteceğiz? Emniyetin kalbinde bomba patlıyor, yayın yasağı konuyor. İl Müdürleri konuşmuyor. Biz nasıl habercilik yapacağız?" dedi.bencan, yerel ve ulasal medya temsilcilerinin ve basının içinde bulunduğu durumu, yaşadıkları zorlukları anlattı.

HANİFİ KILIÇ: ŞEHİRDE AJANLAR CİRİT ATIYOR

Bahartürk Genel Müdürü Hanifi Kılıç, Gaziantep'in stratejik konumu gereği çok hassas olunması gerektiğini, ama bu konuda o hassasiyetin gösterilmediğini dile getirdi. Gaziantep ve yerel basın hakkında bilgi veren Kılıç, "bu şehirde yıllardır ajanlar geziyor. Bu şehirde terör gruplarının birçok kolları var. PKK buna dahil. Biz şehri yönetenlerin daha hassas olmasını beklerken, onların habercilere ve yayıncılara yönelik davranışları hepimizi endişelendiriyor"diye konuştu.

ORHAN AKIN: BİLGİ ALMAKTA ZORLANIYORUZ

İHA Bölge Müdürü Orhan Akın ise, Gaziantep'te habercilik konusunda ciddi manada sıkıntı yaşandığını, haber üretme yönünde zorlandıklarını belirterek "bunları aşmamız lazım. Gazeteci rahat çalışmalı, haber kaynaklarından bilgileri alabilmeli. Maalesef bilgi almakta çok zorlanıyoruz"dedi.

HABER MERKEZİ