Onat Kutlar’dan sonra Bahriye Üçok ve Çetin Emeç’in isimleri de kaldırılmış

DOĞRUYSA YAKIŞMAMIŞ

Gaziantep Büyükşehir Belediyesinin Tiyatro salonundan Onat Kutlar’ın adını kaldırmasının ardından Bahriye Üçok ve Çetin Emeç’in de salonlardaki isminin kaldırıldığı ileri sürüldü. Gazetemizin gündeme getirdiği ve CHP Şahinbey Meclis Üyesi Uğur Kalkan’ın ortaya çıkardığı Onat Kutlar adının kaldırılması büyük üzüntüyle karşılanmıştı. Ancak dün gelen istihbarata göre, Büyükşehir belediyesinin sadece Onat Kutlar ismini değil, Bahriye Üçok ve Çetin Emeç isimlerinin de sessizce kaldırıldığı belirtildi.

ÇETİN EMEÇ KİMDİR

Galatasaray Lisesi'nin ardından İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun oldu. Gazeteciliğe 1952'de babası Selim Ragıp Emeç'in Son Posta gazetesinde başladı. 1972'ye kadar Hayat ve Ses dergilerinde yazı işleri müdürlüğü yaptı. 1972 yılında Hürriyet Grubu'na geçti. Hürgün Yayınları'nın Genel Yönetmenliğini yaptığı sırada, Hürriyet Gazetesi genel yayın müdürlüğü görevini üstlenen Emeç, 1984-1985 yıllarında da genel yayın yönetmeni olarak Milliyet'e geçti. 1986'da genel koordinatör olarak Hürriyet gazetesine döndü. 7 Mart 1990'da işine gitmek üzere İstanbul Suadiye'deki evinden çıktığı sırada şoförü Sinan Ercan'la birlikte öldürüldü. 38 yıllık gazeteci olan Emeç, Hürriyet Gazetesi yönetim kurulu üyesi ve yazarıydı. Çetin Emeç, Gazeteciler Cemiyeti, Uluslararası Basın Enstitüsü ile Uluslararası Gazetecilik Basın Enstitüleri Federasyonu üyesiydi.

BAHRİYE ÜÇOK KİMDİR

Bahriye Üçok Türk tarihçi ve siyaset bilimci, Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nin ilk kadın akademisyeni, Cumhuriyet Senatosu üyesi (1971-1976), Halkçı Parti'den Ordu milletvekili (1983-1987) ve Sosyaldemokrat Halkçı Parti parti meclis üyesi. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Coşkun Üçok ile evlenmiş ve Kumru isminde bir kızı olmuştur. 1953 yılında Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nde öğretim üyesi oldu. Aynı zamanda bu fakültenin ilk kadın öğretim üyesidir. 1957 yılında doktor, 1964 yılında "İslam Devletlerinde Kadın Hükümdarlar" adlı çalışmasıyla da doçent olmuştur. Arapça ve Farsça'yı iyi derecede bilen Üçok, Kur'an-ı Kerim'e bağlı kalarak İslam dinini çağdaş, gerçekçi ve dinin özünde bulunan hoşgörüyle yorumladı. Bu nedenle 1960'lı yıllardan itibaren tehditler almaya başladı ve kendini güvende hissetmediği için akademik çalışmalarına ara vermek zorunda kaldı.