Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, hafta sonu Gazi şehrimizdeydi...

Program yoğundu. Ancak bizi, programın yoğunluğundan çok, sıkı güvenlik önlemleri yordu.

Başbakan'ın bu gelişinde güvenlik önlemlerinde korumalar, haddi, hududu aştı.

Amaç, Başbakan'ı korumanın da dışına çıkıp, 'vatandaşa nasıl eziyet ederim'e döndü.

Bu memlekete ilk defa bir Başbakan gelse, hadi neyse diyeceğiz...

Karataş Spor Salonu'na girişte, görevi yazıp-çizmek olan gazetecilere KALEM, DEFTER yasağı getiren genç polislerin, gazetecilerin ne iş yaptıklarını bilmediklerini görmemiz bizi üzdü...

Yine Gaziantep Üniversitesi'ndeki törene katılmak isteyen gazetecileri, labirentin içinde dolaştırmaktan zevk alan korumaların ne yapmaya çalıştıklarını anlamakta zorlandık.

Ankara'dan gelen gazeteci bayan meslektaşımız, üniversitenin kapısını YUMRUKlarken, koru-maların duyarsız, putlaşmış ve katılaşmış kalplerine tanıklık etmenin üzüntüsünü hep birlikte yaşadık.

Yine Şehitkamil Kültür Merkezi'ndeki danışma meclisine 'sadece TRT girecek' diye ısrar eden birbirinden bihaber korumalar yüzünden Ahmet Uzer'in konuşmasını kaçırmak da ayrı bir kayıp!

BİR ELEŞTİRİDE YÖNETİCİLERE;

Kolay değil, Başbakan'ı misafir etmek. Heyecanlı ve mutlusunuz. Günlerdir ayaktasınız, yorgunsunuz. Ancak bu size, Koskoca Cumhuriyet Başsavcısını protokolde arka sıralara oturtma hakkını vermez. Başsavcı sonradan ön sıraya alındı ama biraz ayıp oldu.

Ak Parti Yöneticileri daha dikkatli olmalı. Protokolü bilen, tanıyan kişiler kapı ve bacalarda görevlendirilmeli...

YAHHH, YAHHH.... YAHHH...

Açılış, yürüyüş bir tarafa, Başbakan'ın örgütle toplantısı bir hayli zevkliydi.

Ak Parti eski il başkanı Ökkeş Eruslu'nun da katıldığı danışma meclisi toplantısında örgüt adeta coştu.

Yaahh ve zılgıt seslerinin birbirine karıştığı, 'kıskananlar çatlasın', 'gençlik seninle yürüyor' sloganları arasında yapılan danışma meclisi toplantısında, bir ara Halil Mazıcıoğlu'nun da 'yaahh, yaahh, aboo, abooo...' çağırmak için kalkar gibi olduğunu, ancak Mehmet Sarı'nın kolundan tutup oturttuğunu gözlemledim!...

Örgütün sinerjisi, Başbakan'a da moral verdi.

Başbakan örgütün coşkusu karşısında, 'yüzde 62'nin üzerine çıkabilirsiniz.

Bu çalışırsanız çok rahat olacak. Bahçeliyi mahçup etmeyelim, yüzde 70 oyu alabilirsiniz. Sadece programlı çalışın" dedi.

Örgüt, "Bahçeliyi mahçup etmeyiz, yüzde 70 oy alırız' diye hep bir ağızdan haykırdı...

Ak Parti teşkilatına Başbakan, Bahçeli üzerinden büyük bir sorumluluk yükledi.

Toplantı sonunda Başbakan'ın, Ökkeş Eruslu'ya 'gel konuşalım' sözleri de dikkat çekiciydi...

Kalın Sağlıcakla...