Damdan düşenin halinden ancak damdan düşen anlar.... Son Gaziantepspor-Ankaragücü maçında yaşananlar ve görüp duyduklarım bunun en bariz göstergesi oldu.
Devre arası muhabbet ettiğimiz tecrübeli Ankaragücü yöneticisi; "Sizin yaşadıklarınızın aynısını hatta daha fazlasını yaşadık, forma bulamadığımız zamanlar oldu, sırf belediye başkanı ve oğlu mutlu olsun diye şehri yönetenler ve siyaset durumumuzu görmemezlikten geldi, çocukluğundan beri Fanatik Ankaragücü taraftarı olan şehrin zenginlerine gittik bizimle görüşmediler, telefonlarımıza bakmadılar, siyasiler bizimle poz vermeye çekindi, akıl verenler oldu ancak kimse çıkıpta bunuda Ankaragücüne bağışlıyorum diye 5 kuruş vermedi, verenler gizli saklı sadaka mahiyetinde verdi, imkansızlıklarla boğuşarak, sadece taraftar desteği ile ayakta kaldık. Çok şükür yine onların desteği ile yolumuza hedef büyüterek devam ediyoruz. Şehirleri yönetenler belediye takımlarını yaşatmak adına şehri takımlarını yalnız bırakıyorlar oysa belediye takımlarına sağlanan her kuruş o şehirde yaşayan herkesin cebinden çıkıyor." derken gerçekten Gaziantepspor'un durumu tarif ediyordu.
Trübüne çıktığımızda, ilk yarı Gaziantepsporun oynadığı güzel futbola dikkat çekip, konuk taraftar trübününde bulunan 100 kadar Gençlik27 ve Ultra Hoşgör'lü Gaziantepspor taraftarı grubunu gösterip "sabredip, biraz daha fedakarlık edip onlara güvenin..." kurşun gibi sözler ağır gelmiş olsada doğru, başka çarede yok.
Koca Gaziantepspor'a koskoca şehir değilde, rakip takım taraftarları sahip çıkıyor bağrına basıp teselli ediyor, taraftarı hüngür hüngür ağlarken başkaları bağrına basıyorsa şehrin durumunu gözden geçirmesi lazım.
Şahsen şimdiye kadar kazananın değil hep kaybedennin, mağdurun veya kaybettirilenin yanında oldum, çok başarılı olmasakta Gaziantepspor için birşeyler yapmaya çalıştım, çalışanlara destek oldum ancak çaresizlikleri, kapanmış kapıları tıkanmış yolları gördükçe en son kaybetmem gereken umudumu da kaybettim.
Verdiğimiz sözler üzerine emaneti teslim edene kadar devam edeceğiz.
Varlıkta bize gelmeyecek sırayı yoklukta devam ettirmekten başka çare yok.
Gaziantepi yönetenler, Gaziantepte yaşayanlar ve Gaziantep sayesinde servetlerine servet katanlar Gaziantepsporun bu haline sessiz kaldıkça emin olun vicdanenhiç bir vakit rahat edemeyecekler.
Bunun bir ceza karşılığı yoktur, ancak vicdanlarda mahkum edilmiş olacak.
Evet geldiğimiz noktada Gaziantep 2 takımı kaldıramadı, birinin şampiyonluk iddiası ile gururlananlar diğerinin küme düşmesi ve hatta birçok yerde şehir adına olumsuz reklam olmasına bile ses çıkaramadı ise çok fazla yapacak bir şey yok.
Gaziantep bu sezon belki bir alt lige daha düşecek ama yiğit düştüğü yerden kalkar misali emin olun eskisinden daha iyi gelecek.
Ankaragücü yöneticisi en son şehir takımlarına yapılan kötülüğü unutmayacaklarını ahlarının yerde kalmayacağını, şehirlerinde ki diğer takımın küme düşmesine dahi üzülmeyeceklerini çünkü başlarına gelenlerin hepsinin Ankaragücünü ele geçiremeyen diğer takım yöneticileri tarafından getirildiğini söylemişti.
Biz elbette öyle düşünmüyoruz, elbet birileri çıkıp kötü gidişe dur diyecek.
Biz o her kim olursa olsun onun yanında olacağız.
Kardeş ANKARAGÜCÜ taraftarının dediği gibi; "Başın öne eğilmesin aldırma ANTEP ALDIRMA,
EN BÜYÜK SEN DEĞİLMİSİN ALDIRMA ANTEP ALDIRMA."