CHP Gaziantep Milletvekili Dr. Mehmet Şeker, aile hekimlerinin koruyucu sağlık hizmeti vermesi gerekirken, reçete yazan hekimler konumuna getirildiğini belirterek, son 8 yılda maaşları azalan tek meslek grubunun aile hekimleri olduğunu söyledi.

Kamuoyunda tam gün yasası olarak adlandırılan Kanun Tasarısının TBMM Genel Kurulu’ndaki görüşmelerinde aile hekimlerinin bulundukları illerin, ilçelerin hastanelerinde acil nöbeti tutmalarını öngören önerge üzerinde konuşan Şeker, Aile hekimlerinin sorunlarına dikkat çekti.

EKONOMİK OLARAK SIKINTIDILAR

Acil servislerde kimin nöbet tutacağı değil, asıl sorunun neden bu kadar hastanın acil servise gittiğidir” diyen Şeker, şunları söyledi: “75 milyon nüfusu olan bir ülkenin acil servisine 90 milyon hasta gitmesi kabul edilebilir bir durum değildir. Acil servislerden katkı payı alınmıyor, diğer polikliniklerden katkı payı alınıyor ve acil servislerde bazı tetkikler yapılırken kısıtlama getirilmiyor ama polikliniklerde, örneğin, tetkik ücretini ödemiyor, belli bir rakam ödeniyor. Bu sebepten dolayı da vatandaş acil servislere daha çok gidiyor hem acil servisleri meşgul ediyor hem gerçekten acil olan insanlar bu hizmetten faydalanamıyor hem de orası ciddi anlamda ülkenin ekonomik olarak sıkıntılarını çektiği bir yer oluyor" dedi.

BAKANLIK KATKI PAYINI KALDIRSIN

"Acile başvuran hastaların yüzde 70'i acil hasta değil, maalesef poliklinik hastası" diyen Şeker, " En önemli neden bahsettiğim gibi katkı payı alınması. Aile hekimliğinden reçete katkı payı alınıyor. Eğer Bakanlık aile hekimliğinden, reçeteden alınan katkı payını kaldırırsa acil servislere giden hasta sayısı azalır, reçete yazdıran vatandaş aile hekimine gider ve bu reçeteyi yazdırır” şeklinde konuştu.

ACİL DE TIP EĞİTİMİ

Aile Hekimlerine acil servislerde nöbet uygulaması getirilmesinin yaratacağı sıkıntılara da değinen Şeker, “Bu arkadaşlarımız, poliklinik hizmeti yaparken acil servise gidecekler, kurşunlanan, bıçaklanan, trafik kazası geçiren, kalp krizi geçiren hastalara müdahil olmaya çalışacaklar. Tabii, ne kadar olacaklar, bu da tartışma konusu. Yine, dünyanın hiçbir yerinde acilde tıp eğitimi yok. Sayın Bakanlık yetkilileri diyorlar ki: "Bu da bir eğitim." Doğru ama orada bir eğitim olmayacak, harala gürele insanlar çalışacak, hasta gelecek, onlara müdahil olmaya çalışacaklar” diye konuştu.

İŞ GÜVENCELERİ YOK

Aile Hekimlerinin; 2010, 2011 ve 2012 yıllarında maaşlarında bir artış olmadığını ve bu hekimlerin ödeme ve sözleşme yönetmeliği gerekçesiyle iş güvencesi ve özlük haklarının da bulunmadığını ifade eden Şeker, Sözleşmelerinin feshi kolaylaşıyor, iş güvencesi ve gelecek endişeleri cabası. Maaşa esas hasta katsayıları da yüzde 20 düşürülüyor, maaşlarda yüzde 20'ye varan kayıplar söz konusu. Son sekiz yılda maaşı azalan tek meslek grubu var o da Aile hekimleridir” dedi.

CEZA PUANLARI

Aile hekimliği merkezinde çalışan hekimlerine uygulanan ‘ceza puanları”nın da hiçbir devlet memurluğunda olmayan bir uygulama olduğunu kaydeden Şeker, şunları söyledi: “Burada, 100 ceza puanı alan hekim ve hemşirenin sözleşmesi feshediliyor, ‘Git kardeşim, ne hâlin varsa gör.’ deniliyor. Bu 100 puan hakkı hem de iki yıl sürüyor ve sıfırlanmıyor. Yine aile sağlığı merkezlerinde kiralar çok yüksek. Kamu lojmanlarında metrekare fiyatlarıyla endekslenmemiş durumda. Lojman metrekaresi 2 lira 75 kuruş, aile sağlığı merkezinin kira metrekaresi fiyatı 7 liradan başlıyor. 100 metrekare lojman kirası için 275 lira ödeniyor, 100 metrekare aile sağlığı merkezi kirası için de 700 liradan 6.500 liraya kadar uzanan bir rakam ödeniyor. Sonuç olarak, aile hekimliği yapan arkadaşlarımızın bu nöbeti tuttuklarında vatandaşa bir faydası olacağına inanmıyorum. Aile sağlığı merkezinde çalışan hekimlerimizi korumak zorundayız. Koruyucu sağlık hizmetlerine önem vermek zorundayız. Bu hekim arkadaşlarımızın acillerde değil, aile sağlığı merkezinde halka daha çok hizmet etmesinin önünü açıp bu konuda gerekli çalışmaları yapmak zorundayız. Aile sağlığı merkezinde çalışan hekim arkadaşlarımızın maaşlarında iyileşmelere gitmek zorundayız.”

HABER MERKEZİ - BÜLTEN