“Bizim saffet” göndermişti uzun zamandır fırsat bulup sizlerle paylaşamamıştım… İsrail'in çoluk çocuk sivil asker tanımadan bomba yağdırması her insanda olduğu gibi bizlerde de derin acılar yarattı…
Türkiye'de olduğu gibi birçok ülkede de protesto gösterilerine neden olan bu acımasız insanlık ayıbı saldırı… Bölgede tüm sıcaklığı ile devam ederken, ABD ve AB sadece geçiştirmekle yetinmeğe devam ediyor…
Bizim Saffet'in gönderdiği ve İsrail'in yapısını belirten bu trajik komik “sinekli kahve” hikâyesi şöyleymiş…
Bu acı bahane sadece İsrail değil, bahane arayan herkes için geçerlidir sanırım… İçmek üzere olduğunuz kahve fincanına bir sinek düştüğünde ne tepki koyarsınız bilmiyorum ama İsraillide, nasıl değişik tepkiler oluşuyormuş bir görelim… Sinek düşmüş kahveyi bir ülkeye, sineği ise bir başka ülkeye satar, bütün gazete ve televizyonlara kendinin nasıl kandırıldığını ve komşularının kendisine saldıracağını dünyaya yaygara çıkararak iletir…
Filistinlileri, Hizbullah'ı, Suriyelileri, Lübnan'ı ve İran'ı, “biyolojik kitle imha silahları” üretmekle suçlar ve savunmaya geçeceğini bildirir… Şok gelişmeler ve söylemlerle bu durumu abartıp, Yahudi düşmanlığı yapıldığını, insan haklarından söz ederek mağduriyetini ilan eder… Filistin'e; bundan böyle “kahveme sinek düşerse” misilleme yapacağım diye tehditler savurur… Komşuya saldırır, sebep kahveye düşen sinektir… Ve sinekleri imha bahanesiyle, evleri yakar yıkar, işgale kalkışır… Bombalar atar…
ABD'den kahve parası için milyar dolarlar desteği ve askeri yardım ister… Kahveyi satmış olan dükkânın kapatılmasını ister ve bütün kahvehanelerin nihayete kadar Yahudilere “bedava kahve” vermekle cezalandırılmasını ister… Sebep: Sinekli kahvedir… Dünün sözü: “öfkenin ateşi, önce sahibini yakar, sonra kıvılcımı düşmanına ya varır ya varmaz…”(S.Şirazi) Bu gazete ve her gazeteyi “okuduktan sonra” lütfen okunacak bir yere bırakın… Hiç bir yazının “son kullanma tarihi yoktur”.
[email protected]