Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Abdulkadir Çıkmaz, 2. Kalkınma Ajansları Konferansı’nda ihracatta elde edilen başarı öyküsünü anlattı.İpekyolu Kalkınma Ajansı ev sahipliğinde Zeugma Kültür ve Kongre Merkezi’nde 2. Kalkınma Ajansları Konferansı kapsamında, “Gaziantep’in Başarı Öyküleri” konferansına katılan GAİB Koordinatör Başkanı Abdulkadir Çıkmaz yaptığı değerlendirmede Gaziantep ve Güneydoğu Anadolu’da gerçekleştirilen ihracatın artışındaki sırları anlattı. İhracatta Gaziantep’in Türkiye genelinde altıncı sıradaki yerini koruduğunu da ifade eden Çıkmaz bu başarıların altında Gaziantepli iş adamı ve ihracatçılarının dünyayı keşfetmesinin yattığının da altını çizdi. Düzenlenen konferansa GAİB Koordinatör Başkanı Abdulkadir Çıkmaz yanında GSO Meclis Başkanı Mustafa Topcuoğlu, Gaziantep Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Bartık ve İpekyolu Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Dr. Bülent Özkan da katıldı.İHRACATI SURİYELİ VE LÜBNANLILAR’DAN ÖĞRENDİKİhracatla 1967 yılında tanıştığını ifade eden GAİB Koordinatör Başkanı Abdulkadir Çıkmaz, bu tarihte Gaziantep İstasyon Meydanında bulunan barakalara getirdikleri ürünleri trenle Irak ve Suudi Arabistan’a gönderdiklerini o dönemdeki koşulların çok ağır ve zor olduğunu belirterek, “1967 yılında ihracatla tanıştım. O dönemlerde İstasyon Meydanında bulunan barakalara ihraç edeceğimiz ürünleri getirir buradan trenle Irak ve Suudi Arabistan yollardık. Biz bu dönellerde ihracatın bütün sırlarını Suriyeli ve Lübnanlı iş adamlarından öğrendik. Onlar yoğun olarak Gaziantep’e gelir ürünlerimizi satın alır ve aldıkları ürünleri çeşitli ülkelere gönderirdi. Bizler bu tüccarlardan birçok şey öğrendik. 70’li yıllarda fıstık ihracatımız yüksekti. 80’li yıllardan önce Türkiye’nin dış borcu çok büyük olduğu için bunu ödeyecek durumda değildik. Döviz sıkıntısı hat safhada idi. Yani deyim yerinde ise 50 sente muhtaçtık. İlginçtir o dönem yaptığımız bir ihracattan dolayı 28 sent eksik getirdiğimiz için uzun süre bölge idare mahkemesine gidip gelmek zorunda kaldım. Siyasi istikrarın olmadığı o dönemlerde elbette ihracat yapmak adeta mucize gibiydi. 80-90’lı yıllarda al, üret sat politikasını uyguluyorduk. Yani bu yıllar yokluk yıllarıydı, kıtlık yıllarıydı. Böyle bir ortamda ihracat gerçekleştirmek neredeyse mümkün değildi.”MERKEZ BANKASINA 100 DOLAR SATTIMBirgün merkez bankasına gittim. Yurt dışına çıkmak için döviz gerekli. Ama Merkez Bankasında döviz yok. Önce cebimdeki 100 doları Merkez Bankasına sattım, daha sonra sattığım yüz doları yeniden satın aldım. Böyle zorlu dönemlerin ardından Özal dönemi geldi. Özal dönemi Türkiye’nin dünya ile tanıştığı birçok yasağın kalktığı ve Türk sanayici ve iş adamlarının önünün açıldığı dönemdir. Kendisini rahmetle anıyorum. O dönemde Merhum Turgut Özal’ın Başbakanlığı döneminde yasaklar kalktıkça Türkiye batar gözü ile bakıldı. Oysa yasakların kalkması herkesin önünü açtı. Bir ülkede siyasi istikrar ve güven varsa o ülkede huzur ve kalkınma olur. Biz bunu Rahmetli Turgut Özal Döneminde yaşadık. Uyguladığı ekonomik tedbirler ve özellikle ihracata yönelik aldığı radikal kararlarla birlikte Türkiye kalkındı, sanayici ve iş adamlarımız yatırım yapar hale geldi. Özal döneminde başlayan gelişim ve kalkınma süreci 90’lı yıllardaki krizlerden kolay çıkmamızı sağladı. Günümüzde ise yine siyasi istikrar ve bu istikrarın getirdiği güven ortamı var. Bu ortamda elbette ticaret yapmak ve ihracat yapmak ülkemiz için büyük önem taşıyor.” dedi. NİTELİKLİ EĞİTİMİN ÖNEMİ BÜYÜKTürkiye’den dünyanın farklı ülkelerine giden uçaklarda mutlaka bir Gaziantepli iş adamı olduğunu da ifade eden GAİB Koordinatör Başkanı Abdulkadir Çıkmaz Gaziantepli iş adamlarının özellikle yabancı dil öğrendikten sonra dünyayı keşfettiğini ve büyük bir cesaretle dünya pazarlarına girmeyi başardıklarını ifade ederek “İhracatın en önemli ayağı olan pazarlama konusunda iş adamlarımız kendilerini çok iyi yetiştirdi. Özellikle çocuklarımız iyi derecede yabancı dil biliyor veya şirketlerimizde birden çok yabancı dil bilen çalışanlarımız var. Elbette ihracatın artmasında nitelikli eğitimin de önemi büyük. Ailelerin büyük bir bölümü çocuklarının kendi işlerinde daha çok başarılı olabilmesi için onları en iyi şekilde okutmaya çalışıyor. Uluslararası Pazarlarda etkin olabilmek için bu pazarı iyi bilmek, analiz etmek ve konuşulan dili ana dilin gibi bilmek zorundasın. Sevinerek söylüyorum yeni neslimiz bu niteliklere sahip yetişiyor. Bugün dünyanın farklı ülkelerine giden uçaklara bakın mutlaka Gaziantepli bir iş adamı görürsünüz. Bu önemli bir olay. Siyasi istikrar beraberinde güven ve gelişmeyi getirir. Özal’la başlayan dünyaya açılma politikamız günümüzde de başarıyla sürüyor. Çünkü siyasi istikrar var, güçlü bir hükümet var. Birde Türk malları artık dünya piyasalarında güven kazandı. Markalaşma arttı ve markalarımız dünya piyasalarında rekabet edebilecek güce geldi. Ürün çeşitliliği fazla olan ihracatımızda herkes kendisini iyi yetiştirdi. Son dönemlerde Afrika pazarlarında da etkin olmaya başladık. 2023 vizyonunda GAİB’in hedefini 30 milyar dolar olarak belirledik. Herhangi bir sıkıntı olmazsa ve ülkemiz bu gün olduğu gibi siyasi istikrara dayalı hükümetler tarafından yönetilirse bu hedefi yakalarız. Bundan sonraki süreçlerde katma değeri yüksek ürünler üretmek zorundayız. Bununla ilgili sanayicilerimizin AR-GE ve inovasyon çalışmaları önemli rol oynayacaktır” dedi. Konferansa katılımcılar tarafından sorulan soruları da yanıtlayan GAİB Koordinatör Başkanı Abdulkadir Çıkmaz Suriye’de yaşanan olayların bu ülkeler olan ihracatını nasıl etkilediğini sordu. Çıkmaz Suriye olaylarının ilk başlangıç dönemlerinde ihracatın bu bölgeye sıfırlandığını ancak daha sonraki aylarda yeniden başladığını kaydederek son dönemlerde yapılan ihracatın 450 milyon dolar olduğunu belirtti. İHA